Karikatür aslında nedir? Çoğumuz karikatürleri severiz. Bunları okuyarak büyüdük veya okutturduk. İşin doğrusu, karikatürler çok uzun zamandır varlar. Envai çeşit karikatür vardır; resimli komik hikayeler, çizgi romanlar, siyasi karikatürler, tek panel karikatürler, grafik romanlar, internet çizgi romanları, animasyon, çizgi resim... Herkese göre bir şey var. Hangi türde olurlarsa olsunlar, karikatürler okuyucunun her türlü duygusunu ortaya çıkarır -mutluluk, hüzün, öfke, kahkaha, sükunet- ve fikirleri hemen iletebilir. Karikatürler herkes tarafından sevilen ve anlaşılan sınırları olmayan, ortak bir araçtır. Bu yüzden bir sanat biçimi olarak varlığını sürdürebilmiştir. Peki, ilk bakışta bu kadar basit olarak görülen bir şeyin nasıl olur da bu kadar etkisi ve yeri geldiğinde bu kadar anlamı olur? Hadi karikatürün ne olduğuna bakalım. Bir fikirle başlar. Bu fikir sözlü, yazılı ya da görsel olabilir. Görsel fikir basitçe bir resim, bir çizim, karalamadır. Bu fikirler çeşitli yerlerden gelebilir. Karikatüristler hayatı gözlemleyerek, gazete okuyarak, internette gezinerek. Birinin dediği bir cümleden veya televizyonda duyulan bir kelimeden gelebilir. Karikatüristler sünger gibidirler; insanları, yerleri, tarzları, kıyafetleri ve davranışları özümserler. Bazen bunları yanlarında taşıdıkları küçük siyah defterlerine not alırlar. Diğer zamanlarda ise bunlar karikatürist tarafından benimsenir ve çizim masasındayken ortaya çıkmak üzere bekler. Karikatürist sadece gözüyle gördüklerinin değil aynı zamanda kendi düşüncelerinin de farkında olmalıdır. Diğer bir deyişle gelen bilgiyi alın, seçin, şekillendirin ve karikatür için kullanın. Şimdi fikriniz veya karikatür için iyi olduğunu düşündüğünüz bir şey varsa bunu şekillendirme zamanıdır. Karikatür sahnelenen bir oyun gibidir. Karikatürist oyun yazarı, yönetmen, sahne tasarımcısı, koreograf, ve kostüm tasarımcısıdır. Bir karikatürün karakterleri, sahnesi, bir satırı olsa bile diyaloğu ve arka hikayesi vardır. Karakterler fikre uygun giyinmeli, doğal konuşmalı ve fikri iletmeli ya da can alıcı noktayı vermelidir. Karikatürde fikri geliştirmeyen hiçbir şey kesinlikle gerekli değilse yer almaz. Görüntü ve kelimeler birbirleriyle adeta anlam ifade eden dans içerisindedirler. Bu, zarif veya tuhaf bir dans olabilir; yeter ki fikrin veya mizahın parçası olsun ve ardından çizim aşaması. Kimi karikatüristler fikirlerini ilk kara kalemle sonrasında ise ışık kutusu kullanarak eskizi çizim haline getirirler. Diğerleri görüntüyü kafasında canlandırır ve direkt kalemle kağıda dökerler. Farklı türde kalemler kullanılır: Keçeli kalem, basmalı kalem veya dolma kalem. İnce veya kalın katmanlı kağıtlar kullanılabilir. Çoğu karikatüristler siyah sulu boya ve fırça kullanarak yıkama yöntemiyle kağıda gri bir renk tonu ekler. Diğerleri renk tonu için yumuşak uçlu kalem kullanır. Renk genellikle sulu boya kullanılarak oluşturulur. Bitmiş bir karikatür taranıp düzenlenebilir ve bilgisayarda fotoşop ile bir başlık eklenebilir. Karikatüristlerin kullanması için yeni teknikler ortaya çıkıyor. Fotoşop renk ve görüntüyü ayarlamak için kullanılabilir. Kimi ekran kalemi kullanarak direkt tabletlerine çizebilir. Bu etapta seçilen yöntemler, karikatüristin fikirleriyle uyumludur ve çoğu zaman o son baloncuk eklendiğinde bu yöntemler tekrardan değişikliğe uğrar. Fakat bazı sulu boyalar dışında, bu iş şansa bırakılmaz. Tüm bu unsurlar birbirleriyle uyum içinde hareket ederler. Bu, neredeyse karikatürü oluşturmak için gereken tüm kelimelerin, fikirlerin ve görüntünün bir dansı gibi. Eskimeyen ve dayanıklı bir sanat.