WEBVTT 00:00:01.111 --> 00:00:03.159 Dene yaşlı Paul Disain, 00:00:03.183 --> 00:00:04.578 "Dilimiz ve kültürümüz 00:00:04.602 --> 00:00:06.999 dünyayı gördüğümüz penceredir." derdi. 00:00:07.023 --> 00:00:09.408 Şimdi Kuzey Amerika olarak bilinen 00:00:09.408 --> 00:00:10.433 Kaplumbağa Adası'nda, 00:00:10.457 --> 00:00:14.220 dünyayı görmenin birçok benzersiz ve harika yolu var. NOTE Paragraph 00:00:14.244 --> 00:00:16.172 Bir yerli miras insanı olarak, 00:00:16.196 --> 00:00:18.283 miras dilim olan Anishinaabemowin'i 00:00:18.307 --> 00:00:19.768 öğrenmekle ilgileniyorum, 00:00:19.792 --> 00:00:22.387 çünkü dünyayı bu pencereden görmeme izin veriyor. 00:00:22.411 --> 00:00:24.037 Ailemle, atalarımla, topluluğumla, 00:00:24.061 --> 00:00:25.942 kültürümle bağlantı kurmamı sağlıyor. 00:00:25.966 --> 00:00:28.958 Ayrıca gelecek nesillere nasıl aktarabileceğimi 00:00:28.982 --> 00:00:30.449 düşünmemi de sağlıyor. NOTE Paragraph 00:00:30.903 --> 00:00:32.054 Bir dilbilimci olarak 00:00:32.078 --> 00:00:35.213 dilin genel olarak nasıl işlediğiyle ilgileniyorum. 00:00:35.237 --> 00:00:37.062 Fonetik ve fonolojiye - 00:00:37.062 --> 00:00:38.355 konuşma seslerine bakarım. 00:00:38.379 --> 00:00:41.141 Morfolojiye veya kelimelerin yapısına bakarım. 00:00:41.141 --> 00:00:43.147 İnsanların dili beyninde nasıl sakladığını 00:00:43.147 --> 00:00:45.550 ve birbirimizle iletişim kurmak için 00:00:45.550 --> 00:00:47.728 nasıl kullandığımızı öğrenmek amacıyla, 00:00:47.728 --> 00:00:51.047 cümlelerin ve ifadelerin yapısı olan söz dizimine bakabilirim. NOTE Paragraph 00:00:52.204 --> 00:00:54.093 Örneğin, 00:00:54.117 --> 00:00:56.732 Anishinaabemowin, çoğu yerli dil gibi, 00:00:56.732 --> 00:00:59.005 polisentetik olarak adlandırılan şeydir, 00:00:59.029 --> 00:01:02.206 bu da morfem adı verilen küçük parçalardan oluşan 00:01:02.230 --> 00:01:05.234 çok, çok uzun kelimeler olduğu anlamına gelir. 00:01:05.258 --> 00:01:09.651 Anishinaabemowin'de, "niwiisin" diyebilirim bu "Yerim" demektir, 00:01:09.675 --> 00:01:10.903 tek kelimedir. 00:01:10.927 --> 00:01:13.690 ''İyi yerim'' demek için yine bir kelime olan 00:01:13.690 --> 00:01:15.918 "nimino-wiisin" diyebilirim. 00:01:15.942 --> 00:01:21.152 "Nimino-naawakwe-wiisin" diyebilirim, "Ben iyi bir öğle yemeği yerim" demektir, 00:01:21.176 --> 00:01:23.510 bu kaç İngilizce kelimedir? 00:01:24.109 --> 00:01:27.255 İngilizcede beş kelime, Anishinaabemowinde tek bir kelime. NOTE Paragraph 00:01:28.583 --> 00:01:30.662 Şimdi, sizin için küçük bir sınavım var. 00:01:30.686 --> 00:01:33.717 Tek kelimelik bir cevapla bu slayt hangi renk? NOTE Paragraph 00:01:34.083 --> 00:01:35.321 İzleyici: Yeşil. NOTE Paragraph 00:01:35.345 --> 00:01:37.305 Lindsay Morcom: Bu slayt ne renk? NOTE Paragraph 00:01:37.329 --> 00:01:38.423 İzleyici: Yeşil. NOTE Paragraph 00:01:38.423 --> 00:01:39.942 LM: Bu slayt ne renk? NOTE Paragraph 00:01:39.966 --> 00:01:41.172 İzleyici: Mavi. NOTE Paragraph 00:01:41.196 --> 00:01:42.895 LM: Bu slayt ne renk peki? NOTE Paragraph 00:01:42.919 --> 00:01:44.117 (İzleyicinin uğultusu) NOTE Paragraph 00:01:44.141 --> 00:01:46.557 Hileli sorular değil, söz veriyorum. 00:01:47.009 --> 00:01:48.853 İngilizce konuşucuları olarak sizler 00:01:48.853 --> 00:01:50.936 iki yeşil slayt ve iki mavi slayt gördünüz. 00:01:50.936 --> 00:01:54.503 Ancak renkleri kategorilere ayırma şekli diller arasında farklılık gösterir, 00:01:54.503 --> 00:01:56.265 bu yüzden Rusça konuşsaydınız, 00:01:56.289 --> 00:01:59.504 yeşilin farklı tonları olan, 00:01:59.528 --> 00:02:01.113 "goluboy", açık mavi, 00:02:01.113 --> 00:02:03.369 "siniy " yani koyu mavi renklerini görürdünüz. 00:02:03.393 --> 00:02:05.282 Bunlar farklı renkler olarak görülüyor. 00:02:05.306 --> 00:02:07.330 Anishinaabemowin konuşucuları olsaydınız, 00:02:07.354 --> 00:02:11.025 Ozhaawashkwaa veya Ozhaawashkozi olan slaytlar görürdünüz, 00:02:11.025 --> 00:02:13.840 bu da yeşil veya mavi anlamına gelir. 00:02:13.840 --> 00:02:16.255 Konuşmacılar renkleri görmüyor değil, 00:02:16.279 --> 00:02:20.125 onları kategorize etme ve tonları anlama biçimleri 00:02:20.149 --> 00:02:21.307 farklıdır. 00:02:21.331 --> 00:02:22.497 Aynı zamanda, 00:02:22.521 --> 00:02:25.307 insanların rengi kategorilere ayırma biçiminde 00:02:25.307 --> 00:02:28.073 ve bize insan beyinlerinin gördüklerini nasıl anladıklarını 00:02:28.097 --> 00:02:31.030 ve ifade ettiklerini anlatan evrenseller vardır. NOTE Paragraph 00:02:32.351 --> 00:02:34.585 Anishinaabemowin başka harika bir şey yapar, 00:02:34.609 --> 00:02:37.745 bu da tüm kelimeler üzerinde canlı, cansız bir işaret koymaktır. 00:02:37.745 --> 00:02:39.657 Dolayısıyla, Fransızca ve İspanyolcanın 00:02:39.657 --> 00:02:43.006 tüm kelimeleri eril ya da dişil olarak işaretlemesinden farklı değil. 00:02:43.030 --> 00:02:45.458 Anishinaabemowin ve diğer Algonquian dilleri 00:02:45.482 --> 00:02:48.664 tüm kelimeleri canlı veya cansız olarak işaretler. 00:02:48.688 --> 00:02:51.426 Canlandırmayı düşündüğünüz şeyler canlıdır, 00:02:51.450 --> 00:02:55.204 nabzı olan şeylerdir: insanlar, hayvanlar, büyüyen bitkiler. 00:02:55.228 --> 00:02:57.498 Ama kaya gibi tahmin edemeyeceğiniz 00:02:57.498 --> 00:02:59.545 canlı başka şeyler de var. 00:02:59.569 --> 00:03:01.158 Kayalar canlı olarak işaretlenir 00:03:01.158 --> 00:03:03.455 ve bu bize dil bilgisi hakkında 00:03:03.455 --> 00:03:05.453 ve ayrıca Anishinaabemowin konuşucularının 00:03:05.453 --> 00:03:07.754 çevrelerindeki dünyayla nasıl ilişki kurduklarını 00:03:07.754 --> 00:03:10.417 ve anladıkları hakkında gerçekten ilginç şeyler anlatır. NOTE Paragraph 00:03:10.441 --> 00:03:12.429 Şimdi bunun üzücü yanı, 00:03:12.453 --> 00:03:15.601 yerli dillerin tehlikede olmasıdır. 00:03:16.188 --> 00:03:19.600 Kültür, tarih, birbirleriyle ilişki kurma yolları, 00:03:19.624 --> 00:03:20.776 çevremizle 00:03:20.800 --> 00:03:22.784 ilişki kurma yolları hakkında 00:03:22.808 --> 00:03:24.918 çok fazla bilgiye sahip olan yerli dillerdir. 00:03:24.918 --> 00:03:27.430 Çok eski zamanlardan beri bu topraklarda bulunan 00:03:27.430 --> 00:03:29.117 bu diller burada gelişmiştir 00:03:29.141 --> 00:03:32.815 ve üzerinde yaşadığımız topraklarla iyi ilişki kurmamıza 00:03:32.839 --> 00:03:36.064 yardımcı olan paha biçilmez çevre bilgisi içerirler. 00:03:37.022 --> 00:03:39.751 Ama aslında tehlikedeler. 00:03:39.775 --> 00:03:42.831 Kuzey Amerika'daki yerli dillerin büyük çoğunluğunun 00:03:42.855 --> 00:03:44.387 nesli tükenmektedir 00:03:44.411 --> 00:03:47.339 ve tehlikeye girmeyen diller ise savunmasızdır. 00:03:48.038 --> 00:03:49.402 Bu tasarım gereğidir. NOTE Paragraph 00:03:50.506 --> 00:03:52.984 Yasalarımızda, politikalarımızda, 00:03:53.008 --> 00:03:55.291 yönetim evlerimizde, 00:03:55.315 --> 00:03:57.897 bu ülkedeki yerli dilleri 00:03:57.897 --> 00:04:01.711 ve kültürleri ortadan kaldırma girişimleri bildirilmiştir. 00:04:02.046 --> 00:04:03.474 Duncan Campbell Scott, 00:04:03.498 --> 00:04:06.830 yatılı okulu sisteminin mimarlarından biriydi. 00:04:06.854 --> 00:04:11.267 1920'de yerli çocuklar için zorunlu yatılı okula devam gerektiren 00:04:11.291 --> 00:04:14.215 bir tasarıyı masaya yatırırken, 00:04:14.215 --> 00:04:16.482 "Amerika yerlisi sorunundan kurtulmak istiyorum. 00:04:16.506 --> 00:04:18.581 Amacımız, Kanada'da siyasi yapıya girmeyen 00:04:18.581 --> 00:04:20.686 tek bir Amerika yerlisi bulunmayana, 00:04:20.710 --> 00:04:23.491 tek bir Amerika yerlisi sorunu ve dairesi 00:04:23.515 --> 00:04:26.840 kalmayana kadar devam etmektir; 00:04:26.864 --> 00:04:29.526 bu tasarının tüm konusu budur." NOTE Paragraph 00:04:30.608 --> 00:04:34.048 Yatılı okullarda meydana gelen vahşetler belgelendi. 00:04:34.072 --> 00:04:35.271 1907'de 00:04:35.295 --> 00:04:39.517 doktor ve tüberküloz uzmanı olan P.H. Bryce, 00:04:39.541 --> 00:04:42.080 bazı okullarda çocukların yüzde 25'inin 00:04:42.104 --> 00:04:46.130 okullardaki koşulların yarattığı tüberküloz salgınlarından 00:04:46.154 --> 00:04:48.917 öldüğünü belirten bir rapor yayımladı. 00:04:48.941 --> 00:04:53.020 Diğer okullarda çocukların yüzde 75 kadarı ölmüştü. 00:04:54.243 --> 00:04:56.663 Bulguları nedeniyle federal hükûmet tarafından 00:04:56.687 --> 00:04:57.838 mali kaynakları kesildi, 00:04:57.862 --> 00:04:59.893 1921'de emekliliğe zorlandı 00:04:59.917 --> 00:05:02.958 ve 1922'de bulgularını geniş çapta yayımladı. NOTE Paragraph 00:05:05.127 --> 00:05:06.278 Bu süre zarfında, 00:05:06.302 --> 00:05:08.987 yerli çocuklar evlerinden alındı, 00:05:09.011 --> 00:05:10.500 topluluklarından alındı 00:05:10.524 --> 00:05:12.707 ve birçok durumda ciddi duygusal, fiziksel 00:05:12.731 --> 00:05:15.434 ve cinsel ve her durumda 00:05:15.458 --> 00:05:18.799 kültürel istismar gördükleri kilise tarafından işletilen 00:05:18.823 --> 00:05:20.395 yatılı okullara zorlandı 00:05:20.419 --> 00:05:21.856 ve bu okullar yerli dili 00:05:21.880 --> 00:05:24.609 ve kültürü yok etmek için açılmıştı. 00:05:24.633 --> 00:05:28.743 Son okul 1996'da kapandı. 00:05:29.759 --> 00:05:34.934 O zamana kadar, ülke genelinde 139 kurumda 150.000 çocuk 00:05:34.958 --> 00:05:37.886 veya daha fazlası yatılı okullara devam etti. NOTE Paragraph 00:05:38.712 --> 00:05:40.260 2007 yılında, 00:05:40.284 --> 00:05:43.825 Yerli Yatılı Okulu Yerleşim Anlaşması yürürlüğe girdi. 00:05:43.849 --> 00:05:46.934 Kanada tarihindeki en büyük toplu davadır. 00:05:47.323 --> 00:05:51.440 Kanada Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu'nun kurulması için 00:05:51.440 --> 00:05:53.460 60 milyon dolar ayırdı. 00:05:54.339 --> 00:05:58.998 HUK, hayatta kalanların hikayelerini duyabilme, 00:05:59.022 --> 00:06:01.776 ve yatılı okulların yerli topluluklar 00:06:01.800 --> 00:06:04.490 ve bir bütün olarak 00:06:04.514 --> 00:06:08.156 Kanada üzerindeki tam etkisini içeren 00:06:08.180 --> 00:06:12.133 araştırmalara erişebilmemizi sağladı. 00:06:12.475 --> 00:06:14.277 HUK, yatılı okulların 00:06:14.277 --> 00:06:17.522 kültürel soykırım olarak adlandırılanları oluşturduğunu tespit etti. 00:06:17.546 --> 00:06:20.848 "Fiziksel soykırım, hedeflenen bir grubun üyelerinin 00:06:20.872 --> 00:06:21.987 toplu öldürülmesi, 00:06:22.011 --> 00:06:26.458 biyolojik soykırım, o grubun üreme kapasitesinin yıkımıdır. 00:06:26.482 --> 00:06:30.864 Kültürel soykırım, grubun bir grup olarak devam etmesini sağlayan 00:06:30.888 --> 00:06:33.649 bu yapıların ve uygulamaların yok edilmesidir. " 00:06:33.673 --> 00:06:36.474 Duncan Campbell Scott'ın belirttiği hedefleri. 00:06:36.800 --> 00:06:39.290 Bu yüzden kültürel soykırım olduğunu öğrendiler, 00:06:39.290 --> 00:06:40.809 ancak çocuk kitabı yazarı 00:06:40.833 --> 00:06:45.291 ve büyük bir konuşmacı David Bouchard'ın belirttiği gibi, 00:06:45.315 --> 00:06:46.926 bir bina inşa ettiğinizde, 00:06:46.950 --> 00:06:50.228 o binanın yanına bir de mezarlık inşa edersiniz, 00:06:50.252 --> 00:06:54.531 çünkü o binaya giren insanların öleceğini bilirsiniz, 00:06:54.555 --> 00:06:56.021 bunu nasıl adlandırırsınız? NOTE Paragraph 00:06:58.371 --> 00:07:02.445 HUK ayrıca 94 uzlaşma çağrısı, 00:07:02.469 --> 00:07:05.874 uzlaşma çabalarında bulunurken yol gösterebilecek işaretler verdi. 00:07:06.295 --> 00:07:10.707 Bunların birçoğu doğrudan dil ve kültürle ilgilidir. 00:07:11.387 --> 00:07:14.789 HUK bizi dil ve kültür de dahil olmak üzere yeterli ve finanse edilen 00:07:14.789 --> 00:07:16.426 bir eğitim sağlamaya davet ediyor. 00:07:16.450 --> 00:07:19.561 Dil hakları da dahil olmak üzere Yerli haklarını bilmek için. 00:07:19.585 --> 00:07:21.601 Yerli dilleri kabul etmeyi 00:07:21.625 --> 00:07:24.625 ve korumayı hedefleyen Aborijin Dilleri Yasası'nı 00:07:24.649 --> 00:07:26.577 ekli fonlarla oluşturmak için. 00:07:26.601 --> 00:07:29.783 Aborijin Dilleri Komisyonu için bir pozisyon oluşturmak 00:07:29.807 --> 00:07:32.879 ve ortaöğretim sonrası dil programları geliştirmek 00:07:32.903 --> 00:07:35.552 ve kolonileşme süresi sırasında değiştirilen 00:07:35.576 --> 00:07:37.909 yer adlarını geri almak için. NOTE Paragraph 00:07:39.192 --> 00:07:42.486 Yatılı Okul Yerleşim Anlaşması 00:07:42.510 --> 00:07:43.724 yürürlüğe girdi, 00:07:43.748 --> 00:07:45.272 Birleşmiş Milletler, 00:07:45.296 --> 00:07:48.554 Birleşmiş Milletler Yerli Halkların Hakları Bildirgesi'ni 00:07:48.578 --> 00:07:49.728 2007'de kabul etti. 00:07:50.387 --> 00:07:53.907 Yerli halkın, kendi dillerinde eğitim veren kendi eğitim sistemlerini 00:07:53.931 --> 00:07:56.799 ve kurumlarını, kendi kültürel eğitim 00:07:56.823 --> 00:07:59.386 ve öğretim yöntemlerine uygun bir şekilde kurma 00:07:59.410 --> 00:08:01.728 ve kontrol etme hakkına 00:08:01.752 --> 00:08:03.418 sahip olduğunu belirtmektedir. 00:08:04.101 --> 00:08:05.252 2007 yılında, 00:08:05.276 --> 00:08:06.926 bu bildirge yürürlüğe girdiğinde 00:08:06.950 --> 00:08:08.483 dört ülke karşıt oy kullandı. 00:08:08.507 --> 00:08:11.601 Bunlar Birleşik Devletler, Yeni Zelanda, Avustralya 00:08:11.625 --> 00:08:12.775 ve Kanada'ydı. 00:08:13.908 --> 00:08:16.098 Kanada, 2010 yılında Birleşmiş Milletler 00:08:16.098 --> 00:08:19.249 Yerli Halkların Hakları Bildirgesi'ni kabul etti. 00:08:19.273 --> 00:08:22.376 2015'te hükûmet bildirgeyi yürürlüğe sokma sözü verdi. NOTE Paragraph 00:08:23.895 --> 00:08:27.776 Peki toplu olarak nasıl cevap vereceğiz? 00:08:29.490 --> 00:08:31.498 İçinde bulunduğumuz durum şöyle: 00:08:31.522 --> 00:08:35.252 Şu anda Kanada'da konuşulan 60 Yerli dilden altısı hariç tümü 00:08:35.276 --> 00:08:39.509 Birleşmiş Milletler tarafından tehlike altında sayılmaktadır. 00:08:40.057 --> 00:08:44.834 Yani, olmayan altı Cree, Anishinaabemowin, 00:08:44.858 --> 00:08:47.969 Stoney, Mi'kmaq, 00:08:47.993 --> 00:08:49.824 Dene ve Inuktitut. 00:08:50.374 --> 00:08:52.198 Bu kulağa gerçekten korkunç geliyor. 00:08:52.222 --> 00:08:55.413 Ancak UNESCO web sitesi aracılığıyla 00:08:55.437 --> 00:08:57.977 Tehlikedeki Dünya Dilleri Atlası'na giderseniz, 00:08:58.001 --> 00:09:01.243 o dilin hemen yanında küçük bir "r" görürsünüz. 00:09:01.267 --> 00:09:02.958 O dil Mi'kmaq'dır. 00:09:02.982 --> 00:09:05.776 Mi'kmaq, kültüre ve dile dayalı eğitime yol açan 00:09:05.800 --> 00:09:08.363 bir özyönetim anlaşmasının kabul edilmesi nedeniyle 00:09:08.387 --> 00:09:10.752 önemli bir canlanma geçirdi 00:09:10.776 --> 00:09:12.680 ve şimdi ana dilleri 00:09:12.704 --> 00:09:15.149 Mi'kmaq olan çocuklar var. 00:09:15.173 --> 00:09:17.029 Yapabileceğimiz çok şey var. NOTE Paragraph 00:09:17.053 --> 00:09:19.226 Bu çocuklar, Manitoulin adasında 00:09:19.226 --> 00:09:21.490 bir yoğun pratik okulu olan 00:09:21.514 --> 00:09:23.578 Mnidoo Mnising Anishinabek Kinoomaage'deki 00:09:23.602 --> 00:09:25.996 Anishinaabemowin öğrenen öğrencilerdir. 00:09:26.020 --> 00:09:28.125 Okula, kreş zamanı, biraz, 00:09:28.149 --> 00:09:30.871 hatta çok az Anishinaabemowin konuşurken gittiler. 00:09:30.895 --> 00:09:33.783 Şimdi, üçüncü sınıf ve dördüncü sınıfta, 00:09:33.807 --> 00:09:36.910 orta ve akıcı seviyedeler. 00:09:36.934 --> 00:09:38.252 Aynı zamanda, 00:09:38.276 --> 00:09:41.299 güzel bir yüksek öz saygıya sahipler. 00:09:41.323 --> 00:09:43.458 Anishinaabe halkı olmaktan gurur duyuyorlar 00:09:43.482 --> 00:09:45.805 ve güçlü öğrenme becerilerine sahipler. NOTE Paragraph 00:09:47.363 --> 00:09:50.498 Her eğitimin de örgün eğitim olması gerekmez. 00:09:50.522 --> 00:09:51.672 Yerel topluluğumuzda 00:09:51.696 --> 00:09:54.213 Kingston Yerli Dil Yuvası var. 00:09:54.712 --> 00:09:56.561 KYDY şu anda bir organizasyon, 00:09:56.585 --> 00:10:00.144 ancak altı yıl önce tutkulu topluluk üyelerinin 00:10:00.144 --> 00:10:03.108 bir eski mutfak masasının etrafında toplanmasıyla başladı. 00:10:03.132 --> 00:10:07.528 O zamandan beri, dil ve kültürü çocuklara aktarmaya odaklandığımız 00:10:07.552 --> 00:10:09.299 çok nesil öğrenmeye yönelik 00:10:09.323 --> 00:10:12.260 hafta sonu öğrenme deneyimleri oluşturduk. 00:10:12.284 --> 00:10:16.116 Bunun için geleneksel oyunlar, şarkı, yiyecek ve aktivite kullanıyoruz. 00:10:16.521 --> 00:10:17.791 Burada hem başlangıç 00:10:17.815 --> 00:10:20.022 hem de orta seviyelerde 00:10:20.046 --> 00:10:21.312 derslerimiz var. 00:10:21.695 --> 00:10:23.934 Örgün eğitimde kaynakların ve dilin olması için 00:10:23.958 --> 00:10:27.878 okul yönetim kurulları ve kütüphanelerle ortaklık kurduk. 00:10:28.807 --> 00:10:30.482 Olasılıklar sınırsız 00:10:30.506 --> 00:10:33.363 ve oğluma ve toplumumuzdaki diğer çocuklara 00:10:33.387 --> 00:10:36.361 dil ve kültür aktarmama izin veren çalışmalar için 00:10:36.385 --> 00:10:38.577 çok minnettarım. 00:10:39.045 --> 00:10:42.319 Bu ortak çabanın bir sonucu olarak güçlü, 00:10:42.343 --> 00:10:44.474 güzel, canlı bir topluluk da geliştirdik. NOTE Paragraph 00:10:46.022 --> 00:10:48.656 Peki, ilerlemek için neye ihtiyacımız var? 00:10:49.173 --> 00:10:51.331 Öncelikle, politikaya ihtiyacımız var. 00:10:51.792 --> 00:10:55.371 Yerli dilin hem yedekte hem de yedek dışında 00:10:55.395 --> 00:10:58.189 eğitime anlamlı bir şekilde dahil edilmesini sağlayacak 00:10:58.189 --> 00:11:00.643 ekli finansman ile yasalaştırılmış 00:11:00.667 --> 00:11:02.731 bir politikaya ihtiyacımız var. 00:11:02.755 --> 00:11:06.075 Yedekteyken eğitim yede dışında olduğundan dan daha düşük bir miktarda 00:11:06.075 --> 00:11:07.334 finanse edilebilir. 00:11:07.358 --> 00:11:08.680 Yedek dışında, 00:11:08.704 --> 00:11:11.168 Yerli dil eğitimi genellikle görmezden geliniyor 00:11:11.192 --> 00:11:13.498 çünkü insanlaraslında Kanada'daki Yerli halkın 00:11:13.498 --> 00:11:15.625 yaklaşık yüzde 70'inin yedek dışında yaşarken 00:11:15.649 --> 00:11:18.933 il okullarında bulunmadıklarını 00:11:18.957 --> 00:11:20.129 varsayıyor. 00:11:20.153 --> 00:11:24.329 Bu çocuklar dil ve kültürlerine eşit erişim hakkına sahiptir. NOTE Paragraph 00:11:25.544 --> 00:11:27.884 Politikanın ötesinde desteğe ihtiyacımız var. 00:11:27.908 --> 00:11:30.869 Bu destek sadece mali destek değil. 00:11:30.893 --> 00:11:33.948 Yerli olmayan nüfuslarla da etkinlikler, sınıflar 00:11:33.972 --> 00:11:39.130 ve etkileşimler gerçekleştirebileceğimiz bir alana ihtiyacımız var. 00:11:39.623 --> 00:11:42.360 Dili öğrenmek isteyen insanlar gibi 00:11:42.360 --> 00:11:43.783 bir desteğe ihtiyacımız var. 00:11:43.783 --> 00:11:47.674 İnsanların bu dillerin neden önemli olduğu hakkında konuşmalarına ihtiyacımız var. 00:11:48.004 --> 00:11:50.180 Bunu başarmak için eğitime ihtiyacımız var. 00:11:50.204 --> 00:11:53.418 Öncelikle dalma eğitimine ihtiyacımız var, 00:11:53.442 --> 00:11:56.410 çünkü bu kesinlikle yerli dillerin 00:11:56.434 --> 00:11:58.856 aktarılmasını sağlamanın en etkili yoludur. 00:11:58.880 --> 00:12:01.598 Ancak il okullarında eğitime de ihtiyacımız var, 00:12:01.622 --> 00:12:03.922 yerli olmayan nüfus için eğitime ihtiyacımız var, 00:12:03.922 --> 00:12:06.374 böylece daha iyi bir karşılıklı anlayışa ulaşabilir 00:12:06.374 --> 00:12:08.751 ve birlikte daha iyi bir şekilde ilerleyebiliriz. NOTE Paragraph 00:12:10.625 --> 00:12:13.971 Bu alıntı ofis duvarımda çerçeveli bir asılı resimde. 00:12:13.995 --> 00:12:17.437 Birkaç yıl önceki göçmen, dost bir öğrencimin armağanıydı 00:12:17.461 --> 00:12:19.643 ve her gün birlikte çalışırsak 00:12:19.643 --> 00:12:22.434 harika şeyler başarabileceğimizi hatırlatıyor. 00:12:23.002 --> 00:12:25.280 Ancak uzlaşma hakkında konuşacaksak, 00:12:25.304 --> 00:12:27.674 Yerli dillerinin ve kültürünün 00:12:27.674 --> 00:12:29.558 hayatta kalmasını 00:12:29.582 --> 00:12:33.307 ve devam etmesini sağlamayan bir uzlaşmanın, 00:12:33.331 --> 00:12:35.410 bir uzlaşma olmadığını kabul etmeliyiz. 00:12:35.434 --> 00:12:37.228 Bu asimilasyondur 00:12:37.252 --> 00:12:39.863 ve hiçbirimiz için kabul edilebilir olmamalıdır. 00:12:40.204 --> 00:12:43.419 Ama yapabileceğimiz şey harekete geçme çağrılarına bakmak, 00:12:43.443 --> 00:12:45.545 Birleşmiş Milletler Yerli Halkların 00:12:45.569 --> 00:12:47.205 Hakları Bildirgesi'ne bakabiliriz 00:12:47.229 --> 00:12:49.197 ve bu ülkede Yerli halkın dilsel 00:12:49.221 --> 00:12:51.273 ve kültürel mirası açısından sahip olduğumuz 00:12:51.273 --> 00:12:52.913 saklamaya değer ortak bir anlayışa 00:12:52.937 --> 00:12:54.752 sahip olduğumuzda 00:12:54.776 --> 00:12:55.926 hemfikir olabiliriz. 00:12:56.908 --> 00:12:58.449 Buna dayanarak, 00:12:58.449 --> 00:13:01.193 Yerli dillerin 2050'nin ötesine, 00:13:01.217 --> 00:13:03.876 bir sonraki neslin ötesinde bir sonraki yedi nesile 00:13:03.900 --> 00:13:06.321 aktarılmasını sağlamak için 00:13:06.345 --> 00:13:08.478 birlikte adım atabiliriz. NOTE Paragraph 00:13:09.787 --> 00:13:12.014 Miigwech. Niawen’kó:wa. Teşekkür ederim. 00:13:12.363 --> 00:13:14.113 (Alkış)