WEBVTT 00:00:07.484 --> 00:00:10.461 Bu, iki kadim şehir ile 00:00:10.461 --> 00:00:14.071 kendi kaderini belirleyen ağaçların hikâyesi. 00:00:14.071 --> 00:00:20.055 M.Ö. 3000'de Uruk şehri, günümüzdeki New York City'den daha yoğun nüfuslu idi. 00:00:20.237 --> 00:00:23.422 Bu kalabalık başkent, büyüyen nüfusu beslemek için 00:00:23.422 --> 00:00:26.902 sulama sistemlerini sürekli genişletmek zorundaydı. 00:00:26.902 --> 00:00:31.684 2.500 yıl sonra, Sri Lanka'daki Anuradhapura şehrinin de 00:00:31.684 --> 00:00:33.784 benzer bir sorunu vardı. 00:00:33.784 --> 00:00:36.246 Onlar da sürekli büyüyorlardı 00:00:36.246 --> 00:00:38.549 ve Uruk gibi, onların şehri de 00:00:38.549 --> 00:00:42.019 detaylı bir sulama sistemine aşırı ölçüde muhtaçtı. NOTE Paragraph 00:00:42.019 --> 00:00:48.290 Uruk büyüdükçe çiftçiler daha çok ürüne yer açmak için ağaç kesmeye başladı. 00:00:48.290 --> 00:00:51.543 Fakat Anuradhapura şehrinde ağaçlar kutsaldı. 00:00:51.543 --> 00:00:54.843 Onların şehrinde, Bodhi ağacına bir filiz yerleştirdiler, 00:00:54.843 --> 00:00:59.112 bu ağacın altında Buda bizzat aydınlığa erişti. 00:00:59.112 --> 00:01:02.212 Dini hürmet, çiftçilerin baltalarını yavaşlattı, 00:01:02.212 --> 00:01:06.947 hatta kent meydanlarına ilave ağaçlar dikmeye bile yol açtı. NOTE Paragraph 00:01:06.947 --> 00:01:10.146 Başlangıçta, Uruk şehrinin ilerlemesi oldukça işe yaradı. 00:01:10.146 --> 00:01:13.326 Fakat su kaynaklarını filtre edecek ağaçlar olmayınca, 00:01:13.326 --> 00:01:16.706 Uruk'un sulama sistemi kirlendi. 00:01:16.706 --> 00:01:19.556 Buharlaşan su, tuz birikimine yol açtı, 00:01:19.556 --> 00:01:23.080 bu da toprağı tarım yapmak için çok tuzlu hale getirdi. 00:01:23.080 --> 00:01:26.130 Buna karşılık, Anuradhapura şehrinin sulama sistemi, 00:01:26.130 --> 00:01:29.890 etrafındaki orman ile uyum içinde çalışmaya göre tasarlanmıştı. 00:01:29.890 --> 00:01:34.120 Onların şehri nihayetinde, Uruk nüfusunun iki katından daha fazla büyüdü, 00:01:34.120 --> 00:01:37.553 bugün hâlâ, Anuradhapura şehri NOTE Paragraph 00:01:37.553 --> 00:01:40.853 2 bin yıldan daha önce dikilmiş ağacın bakımını yapıyor. 00:01:40.853 --> 00:01:45.318 Doğanın bizim kentsel alanlarımızla bağının olmadığını düşünebiliriz 00:01:45.318 --> 00:01:49.644 fakat ağaçlar başarılı şehirlerin daima önemli bir parçası olmuşlardır. 00:01:49.644 --> 00:01:53.722 Ağaçlar, yağmur suyunu atmosfere yeniden salıvermeden önce, 00:01:53.722 --> 00:01:56.782 suyun akışını emerek doğal bir sünger gibi işlev görürler. 00:01:56.782 --> 00:02:01.742 Köklerindeki zarlar, toprağın suyu tutmasını sağlayıp toksinleri süzerek 00:02:01.742 --> 00:02:03.821 çamur kaymasını önlerler. 00:02:03.821 --> 00:02:05.669 Kökler, yağmur suyu drenajına 00:02:05.669 --> 00:02:09.598 ve su dağıtım şebekelerine olan ihtiyacı düşürüp seli de önlerler. 00:02:09.598 --> 00:02:11.091 Gözenekli yaprakları, 00:02:11.091 --> 00:02:14.924 karbona ve diğer kirletici maddelere set çekerek havayı temizler, 00:02:14.924 --> 00:02:18.351 bu da, iklim değişikliğine karşı onları elzem kılar. NOTE Paragraph 00:02:18.351 --> 00:02:23.026 İnsanlık, ağaçla ilgili bu faydaları yüzyıllardır ortaya çıkarıyor. 00:02:23.026 --> 00:02:27.132 Fakat ağaçlar, sadece bir şehrin altyapısının sağlığı için önemli değiller, 00:02:27.132 --> 00:02:30.602 vatandaşların sağlığında da hayati rol oynuyorlar. 00:02:30.602 --> 00:02:36.225 1870'lerde Manhattan'da, adanın dışındaki parklarda birkaç ağaç vardı. 00:02:36.225 --> 00:02:38.215 Ağaçlar olmadan sağlanamayan gölgeyle, 00:02:38.215 --> 00:02:42.311 binalar, yazın ölümcül sıcak hava dalgaları boyunca, 00:02:42.311 --> 00:02:44.630 dokuz kat daha fazla güneş radyasyonu emdiler. 00:02:44.630 --> 00:02:47.780 Dönemin zayıf sağlık hizmetleriyle birlikte, 00:02:47.780 --> 00:02:53.229 bunaltıcı sıcaklık, şehri kolera gibi bakteri yuvalarına dönüştürdü. 00:02:53.229 --> 00:02:57.943 Günümüzün Hong Kong'unda, uzun gökdelenler ve yeraltı altyapıları, 00:02:57.943 --> 00:03:00.343 ağaçların büyümesini güçleştiriyor. 00:03:00.343 --> 00:03:04.223 Bu durum, şehrin tehlike altında olan zayıf hava kalitesine de etki ediyor, 00:03:04.223 --> 00:03:07.903 bu da, bronşite ve akciğer işlevinde azalmalara yol açıyor. 00:03:07.903 --> 00:03:10.213 Ağaçlar ruh sağlığımızı da etkiliyor. 00:03:10.213 --> 00:03:13.652 Araştırma gösteriyor ki, yeşil ağaç yapraklarının varlığı 00:03:13.652 --> 00:03:17.910 dikkat sürelerini arttırıyor ve stres seviyelerini azaltıyor. 00:03:17.910 --> 00:03:20.136 Araştırma ayrıca şunu bile gösteriyor ki, 00:03:20.136 --> 00:03:22.816 tuğla duvarları gören yerlerde yatan hastalar, 00:03:22.816 --> 00:03:26.056 ağaçları gören yerlerde yatanlardan daha yavaş iyileşiyor. NOTE Paragraph 00:03:26.056 --> 00:03:29.452 Neyse ki, birçok şehrin böyle manzaraları var -- 00:03:29.452 --> 00:03:30.902 ve bu bir tesadüf değil. 00:03:30.902 --> 00:03:32.765 Daha 18. yüzyılda, 00:03:32.765 --> 00:03:37.339 şehir planlamacıları, kentsel alanlardaki ağaçların önemini benimsemeye başladılar. 00:03:37.339 --> 00:03:40.920 1733'te Albay James Oglethorpe, hiçbir mahallenin bir parka uzaklığının 00:03:40.920 --> 00:03:44.970 iki dakikalık yürüyüş mesafesinden daha fazla olmamasını sağlama almak için 00:03:44.970 --> 00:03:48.334 Georgia eyaletindeki Savannah kentinin planlamasını yaptı. 00:03:48.334 --> 00:03:52.449 İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra, Kopenhag, her biri bir park arasına sıkıştırılmış 00:03:52.449 --> 00:03:56.686 beş ana cadde boyunca uygulanmak üzere tamamen yeni bir kalkınma direktifi verdi. 00:03:56.686 --> 00:03:58.849 Bu düzen, şehrin kirliliğe ve doğal afetlere 00:03:58.849 --> 00:04:01.272 karşı olan esnekliğini arttırdı. 00:04:01.272 --> 00:04:04.403 Kentsel alanlardaki ağaçlar, yalnızca insanlara fayda sağlamıyor. 00:04:04.403 --> 00:04:08.421 Portland - Forest Park, çeşitli yerel bitkilere ev sahipliği yaparak 00:04:08.421 --> 00:04:11.271 bölgenin biyoçeşitliliğini koruyor. 00:04:11.271 --> 00:04:16.237 Orada, 112 kuş türü ve 62 memeli türü bulunuyor. NOTE Paragraph 00:04:16.237 --> 00:04:20.007 Hiçbir şehir ağaçlara Singapur kadar çok bağlı değil. 00:04:20.007 --> 00:04:26.353 1967'den beri, Singapur hükûmeti 1,2 milyondan fazla ağaç dikti, 00:04:26.353 --> 00:04:29.070 bunların içinde, süper ağaçlar denen 00:04:29.070 --> 00:04:32.070 50 metre uzunluğundaki dikey bahçeler de var. 00:04:32.070 --> 00:04:36.070 Bu yapılar, güneş enerjisi ve birikmiş yağmur suyu yoluyla, 00:04:36.070 --> 00:04:39.180 kendilerini ve yakınlarındaki seraları ayakta tutuyorlar. 00:04:39.180 --> 00:04:42.479 Ağaçlar ve bitki örtüsü, şu anda Singapur'un büyük kara parçasının 00:04:42.479 --> 00:04:44.129 %50'sinden fazlasını kaplıyor, 00:04:44.129 --> 00:04:46.259 böylece, havalandırma ihtiyacını düşürüyor 00:04:46.259 --> 00:04:49.409 ve toplu taşımada düşük kirliliği teşvik ediyor. NOTE Paragraph 00:04:49.409 --> 00:04:55.331 2050’de, dünyanın %65’inden fazlasının şehirlerde yaşayacağı öngörülüyor. 00:04:55.331 --> 00:04:58.968 Şehir planlamacıları, doğa dostu altyapılar oluşturabilirler 00:04:58.968 --> 00:05:01.718 fakat bu durum, ormanları insanların evi yapmak yerine, 00:05:01.718 --> 00:05:03.338 doğanın evi haline getirmek için 00:05:03.338 --> 00:05:05.460 kentsel ormanlarda yaşayan insanlara bağlı.