0:00:00.841,0:00:04.566 Biliyorum TED konuşmaları [br]büyük şeyler hakkında. 0:00:04.566,0:00:08.116 Ama ben sizinle, çok küçük bir şey[br]hakkında konuşmak istiyorum. 0:00:08.116,0:00:10.308 Çok küçük bir şey, sadece bir kelime. 0:00:11.093,0:00:13.299 "Uyumsuz" kelimesi. 0:00:13.299,0:00:17.118 En sevdiğim kelimelerden birisi,[br]çünkü düz anlamlı bir kelime. 0:00:17.403,0:00:21.759 Uyum sağlayamayan bir insanı anlatıyor. 0:00:21.759,0:00:24.048 Veya kötü uyum sağlayan birisini. 0:00:24.658,0:00:27.575 Ya da şunu: "Yeni durumlara ve koşullara 0:00:27.575,0:00:30.473 kötü adapte olmuş bir kişi". 0:00:31.298,0:00:33.520 Ben resmî olarak bir uyumsuzum. 0:00:34.307,0:00:37.104 Eminim ki bu odada [br]başka uyumsuzlar da var, 0:00:37.104,0:00:38.975 çünkü hiçbir zaman sadece ben olmam. 0:00:39.755,0:00:42.140 Size bir uyumsuz hikâyesi anlatacağım. 0:00:43.237,0:00:45.753 30'larımın başında, 0:00:45.753,0:00:49.775 yazar olma hayali kapıma kadar geldi. 0:00:50.108,0:00:51.832 Aslında posta kutuma geldi, 0:00:51.832,0:00:53.735 bir mektup şeklinde. 0:00:53.735,0:00:58.284 Yazdığım kısa bir hikâye için [br]büyük bir edebiyat ödülü kazanmıştım. 0:00:58.284,0:01:02.164 Bu kısa hikâye benim hırslı bir yüzücü[br]olarak hayatım üzerineydi 0:01:02.522,0:01:04.687 ve berbat ev yaşamım, 0:01:05.258,0:01:11.495 biraz da keder ve kayıp vermenin [br]insanı nasıl delirttiğiyle ilgiliydi. 0:01:11.829,0:01:16.496 Ödül, önemli editörlerle, ajanslarla [br]ve başka yazarlarla tanışmak amaçlı 0:01:16.496,0:01:18.300 bir New York gezisiydi. 0:01:18.300,0:01:22.212 Yazar olmak isteyen birisi için[br]çok iyi bir fırsat, değil mi? 0:01:22.573,0:01:26.053 Eve mektup geldiği gün ne yaptım[br]biliyor musunuz? 0:01:26.053,0:01:27.799 Ben böyleyim işte... 0:01:27.799,0:01:30.060 Mektubu mutfak masasının üzerine bıraktım, 0:01:30.060,0:01:33.912 kendime bir bardak buzlu ve limonlu 0:01:33.912,0:01:36.292 votka koydum 0:01:36.722,0:01:40.900 ve bütün gün orada [br]iç çamaşırlarımla oturarak, 0:01:40.900,0:01:43.032 mektuba bakıp durdum. 0:01:44.608,0:01:47.753 Hayatımı berbat ettiğim [br]her türlü anı düşündüm. 0:01:47.777,0:01:50.925 Ben kim oluyordum ki New York'a gidecektim 0:01:50.925,0:01:52.705 ve bir yazarmışım gibi davranacaktım? 0:01:53.681,0:01:55.180 Kimdim ben? 0:01:55.180,0:01:56.268 Anlatayım. 0:01:56.745,0:01:58.595 Ben bir uyumsuzdum. 0:01:58.595,0:02:00.988 Diğer bir sürü çocuk gibi, 0:02:01.658,0:02:04.250 kötü davranış eğilimleri olan[br]bir aileden geliyorum. 0:02:04.250,0:02:07.096 Öyle ki, kendimi zor kurtardım. 0:02:07.727,0:02:12.278 İki tane feci başarısız sonuçlanmış[br]evliliğin yükünü taşıyorum. 0:02:12.278,0:02:15.202 Okuldan bir kere değil, iki kere atıldım. 0:02:15.202,0:02:18.424 Hatta belki üç kere, [br]üçüncüyü burada anlatmayacağım. 0:02:18.448,0:02:20.258 (Kahkahalar) 0:02:20.582,0:02:24.243 Uyuşturucu kullanımı rehabilitasyonu[br]geçirdiğim bir dönemim oldu. 0:02:24.795,0:02:29.245 Ve hapiste geçirdiğim iki muhteşem [br]dönemim var. 0:02:30.228,0:02:32.132 Yani bu sahneye çok uyuyorum. 0:02:33.480,0:02:35.770 (Kahkahalar) 0:02:36.744,0:02:40.211 Ama bence, uyumsuz birisi[br]olmamın gerçek sebebi, 0:02:40.211,0:02:43.517 kızımın doğduğu gün ölmüş olması 0:02:43.517,0:02:45.683 ve benim bununla nasıl baş edeceğimi 0:02:45.683,0:02:48.113 henüz bilemiyor olmamdı. 0:02:48.113,0:02:53.360 Kızım öldükten sonra uzun[br]bir süre evsiz yaşadım, 0:02:53.360,0:02:55.322 bir üst geçidin altında, 0:02:55.322,0:02:59.564 derin bir yas ve kayıp hâli içerisinde. 0:02:59.564,0:03:02.092 Yolda bazılarımızın başına geldiği gibi. 0:03:02.092,0:03:05.503 Belki yeterince uzun yaşarsak,[br]hepimize olabilir. 0:03:06.240,0:03:10.201 Bilirsiniz, evsiz insanlar, aramızdaki[br]en büyük uyumsuzlardandır. 0:03:10.201,0:03:13.357 Çünkü yola bizim gibi başlarlar. 0:03:14.540,0:03:17.112 Gördüğünüz gibi, neredeyse,[br]hiçbir kategori içerisinde 0:03:17.112,0:03:20.232 uyumu yakalayamadım. 0:03:20.232,0:03:25.332 Evlat, eş, anne veya öğrenci olarak. 0:03:25.642,0:03:34.280 Ve yazar olma hayali,[br]boğazımda kalmış hüzünlü bir taş gibiydi.[br] 0:03:34.700,0:03:38.273 Neredeyse kendime rağmen o uçağa bindim. 0:03:38.273,0:03:40.728 New York'a uçtum, 0:03:40.728,0:03:42.985 yazarların olduğu yere. 0:03:42.985,0:03:46.476 Sevgili uyumsuzlar, [br]gözlerinizin parladığını görebiliyorum.[br] 0:03:46.476,0:03:48.856 Sizi bir odada rahatça ayırt edebilirim. 0:03:48.856,0:03:51.463 Başta çok güzel görünüyordu. 0:03:51.463,0:03:54.219 Tanışmak istediğiniz [br]üç ünlü yazar seçiyordunuz 0:03:54.219,0:03:56.891 ve bu insanlar sizin için [br]onları bulup getiriyorlardı. 0:03:56.891,0:04:00.057 Gramercy Park Otel'de kalıyordunuz, 0:04:00.057,0:04:02.239 gece geç saatte[br]Scotch viski içebiliyordunuz, 0:04:02.239,0:04:04.293 harika, akıllı, havalı insanlarla. 0:04:04.293,0:04:07.641 Onlar gibi harika, akıllı ve [br]gösterişliymişsiniz gibi 0:04:07.641,0:04:09.281 davranmanız gerekiyordu. 0:04:09.281,0:04:12.926 Editörler, yazarlar[br]ve ajanslarla tanışıyordunuz, 0:04:12.926,0:04:16.639 çok ama çok şık öğle ve [br]akşam yemeklerinde. 0:04:17.049,0:04:18.931 Ne kadar şık olduğunu sorun. 0:04:18.931,0:04:20.248 Seyirciler: Ne kadar şık? 0:04:20.248,0:04:27.025 Lidia Yuknavitch: Bir itirafta bulunayım:[br]Üç adet keten peçete çaldım, 0:04:27.025,0:04:27.836 (Kahkahalar) 0:04:27.836,0:04:30.695 üç farklı restorandan. 0:04:30.695,0:04:33.100 Menüyü araklamaya çalıştım. 0:04:33.100,0:04:34.020 (Kahkahalar) 0:04:34.020,0:04:38.346 Sadece eve döndüğümde[br]bir hatıra olsun istedim ki, 0:04:38.346,0:04:41.090 bunun gerçekten benim başıma [br]geldiğine inanabileyim. 0:04:41.090,0:04:42.586 Biliyor musunuz, 0:04:43.006,0:04:45.275 tanışmak istediğim üç yazar 0:04:45.275,0:04:48.267 Carole Maso, Lynne Tillman ve [br]Peggy Phelan idi. 0:04:48.267,0:04:51.734 Onlar meşhur, çok satan[br]yazarlar değillerdi, 0:04:51.734,0:04:55.523 ancak bana göre dev kadın-yazarlardı. 0:04:55.523,0:04:59.523 Carole Maso, sanat alanında sonradan[br]kutsal kitabım olacak kitabı yazdı. 0:04:59.523,0:05:02.704 Lynne Tillman bana inanabilme gücü verdi, 0:05:02.704,0:05:04.406 hikâyelerimin dünyanın bir parçası 0:05:04.406,0:05:06.936 olabileceğine inanmanın gücünü. 0:05:06.936,0:05:09.507 Ve Peggy Phelan bana, 0:05:09.507,0:05:14.007 beynimin memelerimden daha önemli [br]olabileceğini hatırlattı. 0:05:14.687,0:05:17.891 Onlar ana akım kadın yazarlar değillerdi, 0:05:17.891,0:05:21.450 ancak ana akımın içerisindeki[br]bir yolu kesiyorlardı, 0:05:21.450,0:05:24.334 bedene dair hikâyeler anlatarak. 0:05:24.334,0:05:29.211 Suyun Büyük Kanyon'u keserek [br]içinden akması gibi. 0:05:29.211,0:05:32.101 Neredeyse zevkten ölüyordum, 0:05:32.101,0:05:35.381 bu 50'lerindeki [br]üç kadın yazarla takılırken. 0:05:35.381,0:05:37.593 Bu kadar zevk almış olmamın sebebi 0:05:37.593,0:05:40.378 böyle bir zevkin varlığını [br]daha önceden bilmiyor olmamdı. 0:05:40.378,0:05:42.664 Böyle bir odanın içerisinde [br]daha önce hiç bulunmamıştım. 0:05:42.664,0:05:44.293 Annem okula hiç gitmedi. 0:05:44.293,0:05:46.805 Ve benim yaratıcı kariyerim, [br]o zamana kadar, 0:05:46.805,0:05:53.023 küçük, hüzünlü ve [br]geleceği olmayan bir şeydi. 0:05:53.783,0:05:56.662 Ben de, New York'taki ilk gecelerimde[br]adeta ölmek istedim. 0:05:56.662,0:06:00.494 "Şimdi öldür beni. Şu an iyiyim. [br]Böyle güzel." diye düşünüyordum. 0:06:00.494,0:06:04.423 Buradaki bazılarınız sonra ne olduğunu[br]tahmin edeceklerdir. 0:06:04.423,0:06:08.867 Beni önce Farrar, Straus ve Giroux'taki [br]ofislerine götürdüler. 0:06:08.867,0:06:12.385 Farrar, Straus ve Giroux benim [br]en büyük hayallerimi süsleyen 0:06:12.385,0:06:13.405 yayınevleriydi. 0:06:13.405,0:06:16.983 T.S. Eliot ve Flannery O'Connor [br]buralardan çıkmışlardı. 0:06:16.983,0:06:20.858 Baş editör bana uzun bir konuşma yaptı, 0:06:20.858,0:06:23.683 içimde, yüzücü hayatımla ilgili bir [br]kitap olduğuna 0:06:23.683,0:06:26.323 beni ikna etmeye çalıştı. 0:06:26.323,0:06:28.498 Bilirsiniz, bir biyografi gibi. 0:06:28.498,0:06:30.763 Benimle konuştuğu tüm zaman boyunca 0:06:30.763,0:06:35.660 gülümseyerek ve kafa sallayarak,[br]elleri göğsünün üzerinde kenetlenmiş 0:06:35.660,0:06:38.116 duygusuz bir aptal gibi oturdum. 0:06:38.116,0:06:42.975 Hiçbir şey ama hiçbir şey söyleyemiyordum. 0:06:43.795,0:06:47.514 Sonunda, omzumu hafifçe sıvazladı, 0:06:47.514,0:06:49.636 aynı bir yüzücü koçunun yapacağı gibi 0:06:49.636,0:06:52.013 ve bana şans diledi. 0:06:52.013,0:06:54.064 Bana bazı bedava kitaplar verdi 0:06:54.064,0:06:56.139 ve beni kapıya doğru yönlendirdi. 0:06:56.989,0:07:00.517 Sonra beni, W.W Norton [br]ofisine götürdüler. 0:07:00.517,0:07:03.718 Aslında beni dışarı [br]atacaklarından emindim, 0:07:03.718,0:07:06.365 Doc Martens (bir ayakkabı markası)[br]giymiş olduğum için. 0:07:06.365,0:07:08.839 Ancak böyle bir şey olmadı. 0:07:08.839,0:07:11.162 Norton ofisinde olmak, 0:07:11.162,0:07:15.149 gece gökyüzüne çıkıp aya dokunurken, 0:07:15.149,0:07:18.445 bir yandan yıldızların evrene[br]isminizi yazması gibi bir şeydi. 0:07:18.445,0:07:21.761 Yani, bunun benim için ne kadar [br]büyük olduğunu anlatmaya çalışıyorum. 0:07:21.761,0:07:23.468 Anlayabildiniz mi? 0:07:23.468,0:07:25.976 Baş editör, Carol Houck Smith, 0:07:25.976,0:07:31.027 parlak ve ateşli gözlerini dikerek[br]yüzüme doğru eğildi 0:07:31.027,0:07:33.936 ve dedi ki, "Bana bir şeyler gönder, [br]bir an önce!" 0:07:33.936,0:07:36.573 Şimdi, insanların birçoğu, [br]özellikle TED insanları, 0:07:36.573,0:07:39.797 böyle bir durumda hemen [br]posta kutularına koşarlar, değil mi? 0:07:39.797,0:07:43.951 Sadece bir zarfa bir şeyler koyup[br]üzerine bir pul yapıştırmayı 0:07:43.951,0:07:48.811 hayal etmem bile[br]neredeyse yıllar aldı. 0:07:48.811,0:07:50.481 Son gece, 0:07:50.481,0:07:54.070 Ulusal Şiir Klubü'nde bir okuma yaptım. 0:07:54.070,0:07:56.035 Okumanın sonunda, 0:07:56.035,0:08:00.738 Kidde, Hoyt & Picard Edebiyat Ajansı'ndan[br]Katharine Kidde, 0:08:00.738,0:08:03.159 direkt bana doğru geldi ve elimi sıktı 0:08:03.159,0:08:06.798 ve bana, o an, orada,[br]temsilcim olmayı önerdi. 0:08:08.408,0:08:11.539 Orada öyle durdum, sanki onu duymuyordum. 0:08:11.539,0:08:13.750 Böyle bir şey hiç sizin başınıza geldi mi? 0:08:13.750,0:08:15.807 Neredeyse ağlayacaktım, 0:08:15.807,0:08:19.403 çünkü odadaki herkes [br]çok güzel ve özenliydi. 0:08:19.403,0:08:22.655 Benim ağzımdan sadece şu çıkabildi: 0:08:22.655,0:08:26.274 "Bilmiyorum, düşünmem lazım." 0:08:26.704,0:08:30.991 "Tamam o zaman" dedi ve gitti. 0:08:32.581,0:08:39.505 Tüm önümde açılan kapılar ve [br]boğazımdaki o küçük, hüzünlü yumru... 0:08:39.505,0:08:43.467 Anlıyor musunuz, size benim gibi insanlar [br]ile ilgili bir şey anlatmaya çalışıyorum. 0:08:43.467,0:08:46.397 Uyumsuz insanlar ---bizler çoğu zaman [br]nasıl umut edeceğimizi 0:08:46.397,0:08:47.805 veya nasıl evet diyeceğimizi 0:08:47.805,0:08:49.835 veya o büyük şeyi seçeceğimizi[br]bilemiyoruz, 0:08:49.835,0:08:51.452 o şey gözümüzün önünde olsa bile. 0:08:51.452,0:08:53.187 Bu bizim taşıdığımız bir nevi utanç. 0:08:53.187,0:08:55.007 İyi bir şey istiyor olmanın utancı. 0:08:55.007,0:08:56.970 İyi bir şey hissediyor olmanın utancı. 0:08:56.970,0:09:00.025 Hayranlık duyduğumuz insanlarla,[br]bu odada olmayı 0:09:00.025,0:09:03.531 gerçekten hak ettiğimize[br]inanmıyor olmanın utancı. 0:09:04.351,0:09:06.787 Eğer mümkün olsa, [br]geçmişe dönüp kendime,[br] 0:09:06.787,0:09:10.652 bana yardım eden 50'nin üzerindeki [br]o kadınlar gibi yardım ederdim. 0:09:10.652,0:09:13.708 Kendime, bir şeyleri [br]nasıl isteyebileceğimi öğretirdim, 0:09:13.708,0:09:16.395 nasıl sağlam durulacağını, [br]nasıl istenebileceğini. 0:09:16.395,0:09:20.420 Derdim ki, "Sen! Evet, sen! Sen de [br]bu odaya aitsin." 0:09:20.420,0:09:22.950 Her birimiz ışıltılıyız 0:09:22.950,0:09:25.560 ve birbirimiz olmadan hiçbir şeyiz. 0:09:26.440,0:09:30.476 Peki ben ne yaptım?[br]Oregon'a uçtum, 0:09:30.476,0:09:35.771 ve Evergreeen (bir dizi) izlerken[br]yağmur yağmaya başladı. 0:09:35.771,0:09:38.741 Uçaktan aldığım bir sürü küçük[br] 0:09:38.741,0:09:41.588 "kendime acıyorum" şişelerinden içerken, 0:09:41.588,0:09:44.370 bir yazar olsaydım, [br]nasıl uyumsuz bir yazar 0:09:44.370,0:09:47.080 olacağımı düşündüm. 0:09:47.080,0:09:47.902 Demek istediğim,[br] 0:09:47.902,0:09:50.254 Oregon'a, bir kitap anlaşması [br]ayarlamadan döndüm, 0:09:50.254,0:09:51.553 bir ajansla anlaşmadan, 0:09:51.553,0:09:54.421 kafam ve kalbim [br]anılarla dolu döndüm, 0:09:54.421,0:10:00.132 çok güzel yazarlara, bu kadar [br]yakın durabilmiş olmanın hatıralarıyla. 0:10:00.132,0:10:03.507 Hatıralar, kendime izin verdiğim[br]tek ödülümdü. 0:10:04.427,0:10:08.008 Ve yine, evimde, karanlıkta, 0:10:08.438,0:10:10.368 iç çamaşırlarımla oturduğumda, 0:10:11.128,0:10:14.204 hâlâ onların seslerini duyabiliyordum. 0:10:14.204,0:10:18.196 Dediler ki, "Seni susturmayı isteyen[br]kimseye kulak asma 0:10:18.196,0:10:20.559 ya da hikâyeni değiştirmeni isteyen." 0:10:20.559,0:10:22.279 Dediler ki, "Sadece senin nasıl [br]anlatılacağını bildiğin 0:10:22.279,0:10:25.279 o hikâyeye ses ver." 0:10:25.279,0:10:27.040 Dediler ki: "Bazen hikâyeyi anlatmak 0:10:27.040,0:10:30.358 hayatını kurtaran şey hâline gelir." 0:10:31.458,0:10:35.657 Şimdi ben, gördüğünüz gibi,[br]50'nin üzerindeki o kadınım. 0:10:36.057,0:10:38.158 Ve bir yazarım. 0:10:38.158,0:10:40.428 Ve bir anneyim. 0:10:40.428,0:10:42.903 Ve bir öğretmen oldum. 0:10:42.903,0:10:45.389 Tahmin edin, [br]en sevdiğim öğrencilerim hangileri. 0:10:45.949,0:10:49.126 O rüya mektubun posta kutuma 0:10:49.126,0:10:50.876 geldiği gün olmasa da, 0:10:50.876,0:10:52.497 bir biyografi yazdım, 0:10:52.497,0:10:54.205 "Suyun Kronolojisi" adında. 0:10:54.795,0:10:59.473 İçerisinde kendimi tekrar tekrar yeniden[br]keşfedişimin hikâyeleri var, 0:10:59.473,0:11:02.496 seçimlerimin yarattığı [br]harabelerin içerisinden çıkışım, 0:11:02.496,0:11:06.689 başarısızlık gibi görünen şeylerin[br]nasıl güzel bir şeylere 0:11:06.689,0:11:09.754 açılan garip kapılar olduğunun hikâyeleri. 0:11:10.264,0:11:14.548 Tek yapmam gereken, [br]hikâyeyi seslendirmek oldu. 0:11:15.368,0:11:19.888 Birçok kültürde, hayallerinin peşinden [br]gitmekle ilgili söylenler vardır. 0:11:20.345,0:11:22.607 Buna kahramanın yolculuğu denir. 0:11:23.287,0:11:25.509 Ben farklı bir söyleni tercih ediyorum, 0:11:25.509,0:11:27.442 bunun biraz kıyısında kalmış 0:11:27.442,0:11:28.833 bir söylen. 0:11:28.833,0:11:31.027 Buna uyumsuzun söyleni deniyor. 0:11:31.206,0:11:33.476 Ve şu şekilde devam ediyor: 0:11:33.476,0:11:35.583 Başarısız olduğun anda bile, 0:11:35.583,0:11:39.475 o anda bile, sen güzelsin. 0:11:39.475,0:11:40.820 Bunu henüz bilmiyorsun, 0:11:40.820,0:11:43.695 ancak kendini her zaman[br]yeniden bulma yeteneğine sahipsin, 0:11:43.695,0:11:45.273 sonsuz olarak. 0:11:45.273,0:11:47.655 Güzelliğin burada. 0:11:47.655,0:11:49.352 Sarhoş olabilirsin, 0:11:49.352,0:11:51.670 kötü bir muameleye [br]maruz kalmış olabilirsin, 0:11:51.670,0:11:52.966 sabıkalı olabiirsin, 0:11:52.966,0:11:54.472 evsiz olabilirsin, 0:11:54.472,0:11:58.511 tüm paranı kaybetmiş olabilirsin[br]veya işini, kocanı veya karını 0:11:58.511,0:12:00.307 ya da en kötüsü, 0:12:00.307,0:12:01.747 çocuğunu. 0:12:01.747,0:12:04.065 Kafayı yemiş bile olabilirsin. 0:12:04.065,0:12:08.389 Başarısızlığının ortasında[br]ölü gibi asılı kalmış olabilirsin 0:12:08.389,0:12:10.709 ve buna rağmen, [br]şunu söylemek için buradayım: 0:12:10.709,0:12:13.002 Çok güzelsin. 0:12:13.002,0:12:15.471 Hikâyen, duyulmayı hak ediyor, 0:12:15.471,0:12:19.549 çünkü sen, sen az bulunur ve[br]harikulade uyumsuz, 0:12:19.549,0:12:22.679 sen yeni bir tür, 0:12:22.679,0:12:24.566 sen odadaki tek kişisin, 0:12:24.566,0:12:26.439 hikâyeyi senin anlattığın gibi 0:12:26.439,0:12:29.255 anlatabilecek tek kişi. 0:12:29.556,0:12:32.015 Ve ben dinliyor olacağım. 0:12:32.205,0:12:33.821 Teşekkürler. 0:12:33.821,0:12:36.229 (Alkışlar)