< Return to Video

İnsanları başkaları için iyi şeyler yapmaya nasıl teşvik ederiz?

  • 0:01 - 0:04
    İnsanları iyilik yapmaya
    nasıl yönlendirebiliriz?
  • 0:05 - 0:09
    Oy vermeye, bağışta bulunmaya,
    kaynakları korumaya
  • 0:09 - 0:12
    ya da en basitinden iş yerinde
    kendi fincanlarını yıkayarak
  • 0:12 - 0:15
    lavabonun kirli bulaşıklarla
    dolmasını önlemeye?
  • 0:15 - 0:17
    (Gülüşmeler)
  • 0:17 - 0:21
    (Alkış)
  • 0:21 - 0:23
    Bu sorun üzerinde çalışmaya
    ilk başladığımda
  • 0:23 - 0:27
    bir elektrik şirketiyle işbirliği yaptım
    ve aboneleri bir programa aldım.
  • 0:27 - 0:30
    Amaç, elektriğin en çok tüketildiği
    anlarda talebi kısarak
  • 0:30 - 0:31
    kesintileri önlemekti.
  • 0:32 - 0:34
    Program, denenmiş
    ve doğru bir teknoloji üzerine kurulu.
  • 0:34 - 0:37
    Hatta Obama yönetimi
    "Amerika'nın elektrik ağının
  • 0:37 - 0:40
    modernleştirilmesinde
    bir kilometre taşıdır.'' dedi.
  • 0:41 - 0:44
    Her büyük teknolojik çözüm gibi
  • 0:44 - 0:46
    önemli bir zayıf noktası var:
  • 0:48 - 0:49
    İnsan.
  • 0:50 - 0:51
    İnsanların katılması şart.
  • 0:52 - 0:56
    Şirket, katılımı artırmak için
    abonelerine hoş birer yazı göndererek
  • 0:56 - 0:58
    programın yararlarını anlatmaya çalıştı.
  • 0:58 - 1:01
    İlgilenenler için ücretsiz
    bir çağrı merkezi numarası verdi.
  • 1:01 - 1:02
    Mektuplar gönderildi
  • 1:02 - 1:05
    ama telefonlar sessizdi.
  • 1:06 - 1:09
    Sonra biz dâhil olduğumuzda
    küçük bir değişiklik önerdik.
  • 1:09 - 1:11
    Çağrı merkezi yerine,
  • 1:11 - 1:16
    katılım formlarını abonelerin
    apartmanlarındaki posta kutularına
  • 1:16 - 1:17
    yapıştırmalarını önerdik.
  • 1:18 - 1:21
    Katılım üç katına çıktı.
  • 1:23 - 1:24
    Neden?
  • 1:26 - 1:30
    İnsanlar başkalarının kendileri
    hakkında ne düşündüğünü çok önemserler.
  • 1:30 - 1:33
    Dolayısıyla cömert ve nazik
    görünmeye çalışır.
  • 1:33 - 1:35
    Bencil veya beleşçi
    görünmekten kaçınmaya çalışır.
  • 1:36 - 1:41
    Farkında olalım olmayalım insanlar
    çoğunlukla bu sebeple iyilik yaparlar.
  • 1:41 - 1:46
    İnsanların iyiliğine daha fazla
    inancı yansıtan küçük değişiklikler
  • 1:46 - 1:48
    gerçekten büyük fark yaratabilirler.
  • 1:48 - 1:51
    Küçük değişiklikler,
  • 1:51 - 1:54
    örneğin kimsenin iyiliğinizi görmeyeceği
    çağrı merkezindense
  • 1:54 - 1:56
    isminizi görebilecekleri
  • 1:56 - 1:59
    katılım formlarına dönmek gibi.
  • 2:01 - 2:04
    Hükûmetler, STO'lar
    şirketlerle işbirliği yaparak
  • 2:04 - 2:07
    insanları iyiliğe yönlendirmeye çalışırken
  • 2:07 - 2:09
    itibarın gücünden yararlandık.
  • 2:10 - 2:12
    Bunun için basit bir kontrol listemiz var.
  • 2:12 - 2:16
    Aslında bu kontrol listesindeki
    ilk maddeyi siz zaten biliyorsunuz.
  • 2:17 - 2:19
    Gözlenebilirliği artırarak
  • 2:19 - 2:22
    insanların iyi davranışları
    gördüğünden emin olmak.
  • 2:23 - 2:26
    Şimdi, durun bir dakika,
    bazılarınız şöyle düşünebilir,
  • 2:26 - 2:28
    "iyi davranışımdan dolayı takdir edildim
  • 2:28 - 2:31
    ve buna değdi" diye
  • 2:31 - 2:32
    düşünecek kimse yoktur.
  • 2:32 - 2:34
    Haklısınız.
  • 2:34 - 2:35
    Genellikle düşünmezler.
  • 2:36 - 2:39
    Özel hayatlarında
    kararlar verirken bunun yerine
  • 2:39 - 2:41
    kendi sorunlarını düşünürler,
  • 2:41 - 2:45
    akşam yemeğinde ne yesek ya da
    faturalar zamanında nasıl ödenecek gibi.
  • 2:45 - 2:48
    Biz bu kararları daha
    gözlemlenebilir kılarsak
  • 2:48 - 2:51
    iyilik yapma fırsatlarını
    daha çok yakalarlar.
  • 2:52 - 2:55
    Bir başka deyişle yaklaşımımızı
    böyle güçlü kılan,
  • 2:55 - 2:59
    bu örnekte, elektrik kesintilerinin
    önlenmesine yardım gibi,
  • 2:59 - 3:02
    insanlarda mevcut iyilik arzusunu
    tetikleyebilmesidir.
  • 3:03 - 3:05
    Gözlenebilirliğe dönecek olursak
  • 3:05 - 3:07
    size başka bir örnek vermek istiyorum.
  • 3:07 - 3:08
    Kullanılan oyu arttırmak için
  • 3:08 - 3:11
    çalışan bir STO ile işbirliği yaptık.
  • 3:11 - 3:14
    Bunun için, her seçimden önce seçmenlere
  • 3:14 - 3:18
    yüz binlerce mektup göndererek
    onları sandığa çağırıyorlardı.
  • 3:19 - 3:21
    Biz, aşağıdaki ifadeyi
    eklemelerini önerdik:
  • 3:22 - 3:26
    "Biri sizi arayarak oy kullanma
    deneyiminizi sorabilir."
  • 3:27 - 3:30
    Bu ifade ile oy kullanımınızın
    izlendiğini hissedersiniz.
  • 3:31 - 3:34
    Bu, mektubun etkisini yüzde 50 artırdı.
  • 3:37 - 3:40
    Mektubun daha etkili olması ise
    bir oy maliyetini
  • 3:40 - 3:42
    70 dolardan yaklaşık 40 dolara düşürdü.
  • 3:43 - 3:45
    Gözlenebilirlik, daha sık kan bağışı için
  • 3:45 - 3:48
    isimlerin yerel gazetelerde çıkması
  • 3:48 - 3:51
    veya vergiyi zamanında ödetmek için
  • 3:51 - 3:52
    zamanında ödemeyenlerin
  • 3:53 - 3:56
    halka açık bir web sitesinde
    yayınlanması için kullanılabilir.
  • 3:56 - 3:58
    (Gülüşmeler)
  • 4:00 - 4:01
    Ya şu örneğe ne demeli?
  • 4:03 - 4:07
    Toyota, Prius'u benzersiz kılarak
  • 4:07 - 4:10
    yüz binlerce insana yakıt tasarruflu
    bir araç satın aldırdı.
  • 4:10 - 4:12
    (Gülüşmeler)
  • 4:13 - 4:15
    Yaptıkları iyilik
    bir mil öteden bile görülebiliyor.
  • 4:16 - 4:19
    (Gülüşmeler)
  • 4:19 - 4:21
    Pekâlâ, gözlenebilirlik harika
  • 4:21 - 4:25
    fakat hepimiz iyilik yapma fırsatını
  • 4:25 - 4:27
    es geçen insanlar görmüşüzdür.
  • 4:28 - 4:31
    Kaldırımda para isteyen birini
    gördüklerinde
  • 4:31 - 4:34
    telefonlarını çıkarıp
    çok meşgul görünürler
  • 4:34 - 4:38
    veya müzeye gidenler bağış kutusunun
    etrafından dolaşırlar.
  • 4:38 - 4:40
    Noel zamanını düşünün,
  • 4:40 - 4:44
    bir süpermarkete gidiyorsunuz
    ve orada çanını çalan
  • 4:44 - 4:45
    bir Kurtuluş Ordusu gönüllüsü var.
  • 4:45 - 4:48
    Birkaç yıl önce
    San Diego'dan araştırmacılar
  • 4:48 - 4:51
    Kurtuluş Ordusu'nun
    yerel şubesiyle birlikte
  • 4:51 - 4:53
    bağışları artırmanın yollarını
    bulmaya çalıştılar.
  • 4:54 - 4:56
    Komik bir sonuca ulaştılar.
  • 4:57 - 4:59
    Gönüllü bir kapının
    önünde durduğunda
  • 5:00 - 5:03
    insanlar bağış yapmamak için
    başka kapıdan çıkıyorlardı.
  • 5:05 - 5:06
    Neden?
  • 5:07 - 5:11
    Çünkü her zaman
    "ben gönüllüyü görmedim ki"
  • 5:11 - 5:13
    veya "oradan bir şey alacaktım"
  • 5:13 - 5:15
    veya "arabam orada" diyebilecekler.
  • 5:16 - 5:17
    Yani bir sürü mazeret.
  • 5:19 - 5:22
    Bu bizi kontrol listemizdeki
    ikinci maddeye getiriyor:
  • 5:22 - 5:23
    Mazeretleri ortadan kaldır.
  • 5:25 - 5:26
    Kurtuluş Ordusu durumunda,
  • 5:26 - 5:30
    mazeretleri ortadan kaldırmak
    gönüllülerin iki kapı önünde de durmaları.
  • 5:30 - 5:32
    Bunu yaparlarsa
  • 5:32 - 5:33
    bağışlar kesin artacaktı.
  • 5:35 - 5:37
    Fakat işler komikken
  • 5:37 - 5:39
    daha da komikleşti.
  • 5:40 - 5:42
    Araştırmacılar park yerinde durup
  • 5:43 - 5:46
    mağazaya giren çıkanları sayarken
    bir şey dikkatlerini çekti.
  • 5:46 - 5:50
    Gönüllüler iki kapı önünde de durunca
  • 5:50 - 5:52
    insanlar mağazadan hiç çıkmaz oldu.
  • 5:52 - 5:55
    (Gülüşmeler)
  • 5:55 - 5:59
    Tabii ki şaşırdılar ve daha fazla
    araştırmaya karar verdiler.
  • 5:59 - 6:04
    Gördüler ki üçüncü bir kapı,
    geri dönüşümün alınmasında kullanılan
  • 6:04 - 6:06
    daha küçük bir servis kapısı var.
  • 6:06 - 6:08
    (Gülüşmeler)
  • 6:08 - 6:11
    İnsanlar gönüllülerden kaçmak için
    bu kapıyı kullanmaktaydılar.
  • 6:11 - 6:14
    (Gülüşmeler)
  • 6:14 - 6:17
    Yine de bu bize önemli bir ders verdi.
  • 6:18 - 6:22
    Biz mazeretleri ortadan kaldırmaya
    çalışırken daha azimli olmalıyız.
  • 6:22 - 6:24
    Çünkü insanlar bu konuda çok yaratıcı.
  • 6:24 - 6:27
    (Gülüşmeler)
  • 6:30 - 6:32
    Pekâlâ, mazeretlerin
  • 6:32 - 6:34
    ölümcül sonuçlar doğurduğu
    bir örneğe geçelim.
  • 6:36 - 6:40
    Size desem ki dünyadaki
    en ölümcül hastalığın bir tedavisi var.
  • 6:41 - 6:44
    Aslında 70 yıldır var.
  • 6:44 - 6:46
    Neredeyse her zaman
    işe yarayan iyi bir tedavi.
  • 6:48 - 6:49
    İnanılmaz ama doğru.
  • 6:50 - 6:52
    Bu hastalık tüberküloz.
  • 6:52 - 6:55
    Yılda 10 milyon kişi hastalanıyor,
  • 6:55 - 6:57
    neredeyse iki milyon kişi ölüyor.
  • 6:58 - 7:02
    Elektrik kesintisi programında olduğu gibi
    bir çözümümüz var.
  • 7:02 - 7:03
    Sorun, insanlar.
  • 7:04 - 7:06
    İnsanlar iyileşmek için
  • 7:06 - 7:08
    tedavi görmek zorunda ki
  • 7:08 - 7:10
    başka insanları da hasta etmesinler.
  • 7:12 - 7:14
    Birkaç yıldır,
    tedavi gören TB hastalarını
  • 7:14 - 7:16
    destekleyen Keheala adlı
  • 7:16 - 7:19
    mobil bir sağlık girişimiyle
    işbirliği içindeyiz.
  • 7:19 - 7:22
    Şimdi anlamak zorundasınız,
    TB tedavisi gerçekten zordur.
  • 7:22 - 7:25
    En az altı ay boyunca
    her gün güçlü bir
  • 7:25 - 7:27
    antibiyotik almaktan söz ediyoruz.
  • 7:27 - 7:30
    Bu antibiyotik öylesine güçlü ki
    hasta hissettiriyor,
  • 7:30 - 7:32
    baş dönmesi ve bulantı yapıyor,
  • 7:32 - 7:34
    idrarınız komik renklere dönüşüyor.
  • 7:35 - 7:38
    Ayrıca bir sorun daha var ki
    her hafta kliniğe giderek
  • 7:38 - 7:40
    ilaçlarınızı almanız gerekiyor.
  • 7:40 - 7:44
    Sahra altı Afrika ya da TB'nin
    yaygın olduğu diğer yerlerde
  • 7:44 - 7:46
    zorlu ve yavaş toplu taşıma araçlarıyla
  • 7:46 - 7:49
    oldukça uzak yerlere,
    muhtemelen yetersiz bir kliniğe gitmekten
  • 7:49 - 7:51
    söz ediyoruz.
  • 7:51 - 7:54
    Her hafta yarım gün kaybetme
    lüksümüz olmayan işten
  • 7:54 - 7:57
    izin almaktan söz ediyoruz.
  • 7:58 - 8:01
    Daha da kötüsü bunun bir utanç kaynağı
    olduğunu düşünerek
  • 8:01 - 8:05
    kimsenin hasta olduğumuzu
    anlamasını istemiyoruz.
  • 8:05 - 8:08
    Özellikle aile içi şiddetin
    yaygın olduğu yerlerde
  • 8:08 - 8:11
    kadınlardan bazı kötü haberler dinliyoruz.
  • 8:11 - 8:14
    Bize kliniğe kocalarından gizli
  • 8:14 - 8:16
    geldiklerini söylüyorlar.
  • 8:18 - 8:21
    Yani insanların tedaviden kaçmalarına
    şaşmamak gerek.
  • 8:22 - 8:24
    Yaklaşımımız onlara yardımcı olabilir mi?
  • 8:24 - 8:26
    Tedaviye devamlarını sağlayabilir miyiz?
  • 8:28 - 8:29
    Evet.
  • 8:30 - 8:34
    Her gün, hastalara mesaj atarak
    tedavilerini hatırlatıyoruz.
  • 8:34 - 8:36
    Fakat orada duracak olursak
  • 8:36 - 8:38
    birçok bahane üreteceklerdir.
  • 8:38 - 8:39
    "Mesajı görmedim"
  • 8:39 - 8:42
    "Biliyorum, mesajı gördüm
    ama tamamen unuttum,
  • 8:42 - 8:44
    telefonu kapattım ve unuttum"
  • 8:44 - 8:46
    veya "telefonumu anneme vermiştim."
  • 8:48 - 8:50
    Biz bahaneleri
    ortadan kaldırmak zorundayız
  • 8:50 - 8:52
    ve hastalardan
  • 8:52 - 8:55
    giriş yapıp tedavi gördüklerini
    doğrulamalarını istiyoruz.
  • 8:56 - 8:58
    Giriş yapmazlarsa tekrar mesaj atıyoruz.
  • 8:58 - 9:00
    Yine giriş yapmazlarsa
    tekrar mesaj atıyoruz.
  • 9:01 - 9:04
    Üç mesajdan sonra doğrulama yapmazlarsa
  • 9:04 - 9:06
    destekçilerden oluşan
    bir ekibe haber veriyoruz.
  • 9:06 - 9:08
    Ekip onları tedaviye döndürebilmek için
  • 9:08 - 9:10
    arıyor ve mesaj atıyor.
  • 9:11 - 9:12
    Bahane yok.
  • 9:14 - 9:17
    İtiraf edecek olursak yaklaşımımızda
    her tür davranışsal teknik var.
  • 9:17 - 9:21
    Örneğin, muhtemelen dikkat etmişsinizdir,
    gözlenebilirlik.
  • 9:21 - 9:22
    Çok etkiliydi.
  • 9:23 - 9:25
    Platformumuza erişemeyen hastaların
  • 9:25 - 9:28
    tedavilerini tamamlamama olasılığı
    üç kat daha fazla.
  • 9:32 - 9:33
    Pekala,
  • 9:33 - 9:34
    gözlenebilirleriği artırdınız,
  • 9:34 - 9:37
    bahaneleri ortadan kaldırdınız
  • 9:37 - 9:39
    ama yine de farkında olmanız gereken
    üçüncü bir şey var.
  • 9:41 - 9:44
    Washington DC, Japonya
    veya Londra'da bulunduysanız
  • 9:44 - 9:46
    oralarda metro yolcularının
  • 9:46 - 9:49
    yürüyen merdivenin sağında
    durarak soldan geçişe izin vermek
  • 9:49 - 9:51
    konusundaki hassasiyetini bilirsiniz.
  • 9:52 - 9:55
    Ne yazık ki buna başka
    yerde rastlayamazsınız.
  • 9:55 - 9:58
    Birçok yerde yürüyen merdivenin
    iki yanında da durarak
  • 9:58 - 9:59
    geçişi kapatırsınız.
  • 9:59 - 10:01
    Açıktır ki sağda durup
  • 10:01 - 10:03
    insanlara yol vermek daha iyidir
  • 10:03 - 10:06
    ama bazı yerlerde bunu sadece umabiliriz.
  • 10:07 - 10:08
    Bu, genel bir olaydır.
  • 10:08 - 10:10
    Bazen iyiyi umarız,
  • 10:10 - 10:12
    bazense ummayız.
  • 10:12 - 10:15
    Yani, insanların
    kuyruklara gerçekten hassas olmaları
  • 10:15 - 10:18
    belirli bir durumda
    iyinin onlardan beklenmesi
  • 10:20 - 10:23
    bizi listemizdeki üçüncü
    ve son maddeye getirir:
  • 10:23 - 10:25
    Beklentilerini ilet,
  • 10:25 - 10:27
    insanlara şöyle de:
  • 10:27 - 10:29
    "Şimdi iyi bir şey yapın."
  • 10:31 - 10:33
    İşte beklentileri iletmenin
    basit bir yolu,
  • 10:33 - 10:36
    onlara şöyle deyin: "Hey, başka herkes
    iyi davranışı sergiliyor."
  • 10:36 - 10:40
    Opower şirketi, elektrik faturasında
    insanların tüketimini
  • 10:40 - 10:43
    benzer evlere sahip başka insanlarınkiyle
  • 10:43 - 10:46
    kıyaslıyor.
  • 10:47 - 10:50
    İnsanlar komşularının daha
    az elektrik kullandığını görünce
  • 10:50 - 10:52
    daha az harcamaya başlıyorlar.
  • 10:52 - 10:56
    Aynı yaklaşım insanları oy vermeye
    veya bağışa, otellerde havlularını
  • 10:56 - 10:58
    tekrar kullanmaya ikna için kullanılıyor.
  • 11:00 - 11:01
    Şuna ne dersiniz?
  • 11:02 - 11:05
    Beklentilerini iletmenin bir başka yolu,
  • 11:05 - 11:09
    sadece doğru zamanda
    "İyi olanı yap" deyin.
  • 11:12 - 11:13
    Ya buna ne dersiniz?
  • 11:14 - 11:17
    Bu ibareyle
  • 11:17 - 11:20
    ışıkları söndürmek gibi sıradan bir iş
  • 11:20 - 11:23
    çevreye katkı sağlamaya dönüşebilir.
  • 11:24 - 11:27
    Esas olarak, bunu yapmanın
    beklentileri iletmenin
  • 11:27 - 11:29
    birçok farklı yolu vardır.
  • 11:29 - 11:31
    Tek yapmanız gereken bunu unutmamaktır.
  • 11:31 - 11:33
    Ve işte
  • 11:33 - 11:34
    kontrol listemiz.
  • 11:36 - 11:41
    Birçoğunuz önemli sosyal sonuçlara
    sahip sorunlar üzerinde çalışıyorsunuz
  • 11:41 - 11:44
    ve bazen insanları iyiye yönlendirmek
    zorunda kalabilirsiniz.
  • 11:46 - 11:49
    Burada bugün öğrendiğiniz araçlar
    size yardımcı olacaktır
  • 11:49 - 11:52
    ve bu araçlar için paraya
  • 11:52 - 11:55
    veya yüksek teknolojiler geliştirmeye
    ihtiyaç yoktur.
  • 11:55 - 11:57
    Tek yapmanız gereken
    itibarı kullanmak için
  • 11:57 - 12:01
    gözlenebilirliği artırmak,
    bahaneleri ortadan kaldırmak
  • 12:01 - 12:03
    ve beklentilerinizi iletmektir.
  • 12:04 - 12:05
    Teşekkürler.
  • 12:05 - 12:10
    (Alkış)
Title:
İnsanları başkaları için iyi şeyler yapmaya nasıl teşvik ederiz?
Speaker:
Erez Yoeli
Description:

İnsanlara nasıl iyi şeyler yaptırabiliriz, örneğin oy vermek, bağış yapmak, kaynakları korumak veya sadece genel olarak başkalarına iyi davranmak? MIT araştırma bilim adamı Erez Yoeli, itibarın gücünü - ya da hepimizde var olan bencil değil de cömert görünme arzusunu kullanarak insanları başkalarının çıkarlarına hizmet etmeye teşvik edecek basit bir kontrol listesi paylaşıyor. İnsanları iyiye yöneltme yaklaşımınızı biraz değiştirerek nasıl şaşırtıcı sonuçlar alabileceğiniz hakkında daha çok şey öğrenin.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
12:22

Turkish subtitles

Revisions