-
Harvard Üniversitesi'nin Fogg Müzesi'ndeyiz.
-
François Boucher'nin 'De Marcido Pompadour' isimli tablosuna bakmaktayız.
-
.
-
Rokoko tarzındaki resimleri pek sevmem,
-
ancak bu eseri sevdim.
Resimde güzel bulduğum yönler var,
-
pembe farbalalar, dantel,
-
bileğindeki zarif süs,
-
pudrasını sürdüğü ponpon,
-
aşağıdaki çiçekler,
-
yanaklarının pembeliği
-
saçlarındaki mavi süs,
-
allık fırçasının ucundaki pembelik.
-
.
-
Gerçekten gözü okşayan bir resim.
-
Şimdi bunların biraz üzerinde duralım,
-
çünkü resme baktığımızda göze ilk çarpan öğeler bunlar.
-
Dantel ve pembe kurdeleler,
-
adeta mimari bir eser titizliğiyle yapılmışlar,
-
hacimlerini hissedebiliyorsunuz.
-
Kumaşın ağırlığını, kalınlığını hissedebiliyoruz.
-
.
-
.
-
Bileğindeki süse muazzam derecede odaklanılmış.
-
Zira burada aşığının portresi yer alıyor,
-
Fransa Kralı XV. Louis'nin.
-
Bununla yüzünün, başının oluşturduğu tezata dikkat edin,
-
adeta gerçek olamayacak kadar yumuşak,
-
yeniden şekillendirilmiş gibi.
-
Gözleri ile ağzının büyüklüklerini karşılaştırın,
-
çocuklar gibi.
-
.
-
Japon çizgi filmlerindeki karakterler gibi,
-
gözleri çok fazla büyük.
-
Sanatçı bu resimdeki kişinin kim olduğunu, kişiliğini,
-
karakterini yansıtmaya çalışmaktan ziyade,
-
.
-
.
-
ustalıkla şekillendirmeye yoğunlaşmış.
-
Ustalıkla yeniden şekillendirmiş, hile gibi bir anlamda.
-
18. yüzyılda rokoko döneminde Fransız Sarayı'nda
-
olduğu gibi yani.
-
Giysiler, görünüş, makyaj ön planda,
-
görselliğe önem verilmiş.
-
Görüntüye önem verilmiş,
-
ancak çok da yakın, samimi bir şekilde resmedilmiş.
-
.
-
ona çok yakınız,
-
uzansak dokunabilecek gibiyiz.
-
Sanki onun yakın bir arkadaşıymışız ve
-
bize bir sırrını açıklayacakmış gibi.
-
Gözlerimizi bileğinde yer alan ve üzerinde sevgilisinin resmi olan bileklikten
-
göğsüne ve boynuna doğru gezdiriyoruz,
-
ve yüzüne geliyoruz, yüzü adeta ifadesiz.
-
Resimde ilk dikkatimi çeken şaşaalı aksesuarlar oldu,
-
sonra yüzüne baktım,
-
resmin ismini okuyup buradaki kadının XV. Louis'nin
-
metresi olduğunu öğrendiğimde,
-
kim bu kadın diye düşündüm
-
Yüzüne baktığımda, yüzü bana kim olduğuna ilişkin ipucu vermiyor.
-
Kişiliğine ilişkin ipuçları görmüyoruz,
-
.
-
.
-
en ent şekilde renk seçiminde görülüyor.
-
Buradaki rengin ne kadar net olduğuna bakın,
-
sonra da yumuşaklığına,
-
ancak bir belirsizlik ve gizem de var.
-
.
-
.