< Return to Video

Hayatınıza seyirci kalmayın

  • 0:01 - 0:05
    Rota oluşturabilmek sıra dışı bir yetenek
  • 0:05 - 0:07
    ve dünyada eşi benzeri yok.
  • 0:07 - 0:14
    Bir limandan ayrılıp tayfamı ve teknemi
    güvenli bir şekilde bir limandan diğerine
  • 0:14 - 0:17
    belki de üç, dört, beş,
    altı kilometre öteye
  • 0:17 - 0:21
    götürebileceğimi bilmekten
    başka hiçbir şey
  • 0:21 - 0:24
    beni böylesine memnun edemez.
  • 0:25 - 0:27
    Benim için denizde olmak...
  • 0:27 - 0:29
    Tam anlamıyla özgürlük
  • 0:29 - 0:34
    ve kendin olmak için en büyük fırsat demek
  • 0:34 - 0:36
    çünkü başka bir şey olamazsın.
  • 0:36 - 0:39
    Teknedeki tayfa önünde olduğun gibisin.
  • 0:39 - 0:40
    Küçük bir alan.
  • 0:40 - 0:42
    Maiden 17 metre uzunluğunda.
  • 0:42 - 0:45
    17 metrelik teknede 12 kadın var.
  • 0:45 - 0:47
    Kelimenin tam anlamıyla dip dibesin,
  • 0:47 - 0:50
    yani kendin olmak zorundasın.
  • 0:50 - 0:53
    Denize açıldığımda benim için en güzel an
  • 0:53 - 0:56
    karanın kaybolduğu andır.
  • 0:56 - 0:59
    Tarif edilemez
  • 0:59 - 1:00
    bir nefes kesilme anıdır,
  • 1:00 - 1:04
    macera ve geri dönüşü yok,
  • 1:04 - 1:08
    sadece sen, tekne ve doğa unsurları.
  • 1:08 - 1:12
    Herkesin hayatında bir kere
    bunu deneyimlemesini isterim.
  • 1:12 - 1:14
    Karadan uzaklaştıkça
  • 1:14 - 1:17
    kendine daha fazla yaklaşıyorsun.
  • 1:17 - 1:18
    Bu sensin,
  • 1:18 - 1:20
    sıradaki yere nasıl ulaşacağız,
  • 1:20 - 1:21
    nasıl hayatta kalacağız,
  • 1:21 - 1:24
    birbirimize nasıl sahip çıkacağız
  • 1:24 - 1:26
    ve diğer tarafa geçmek için ne yapmalıyız.
  • 1:27 - 1:30
    Konuşmalara gittiğimde en çok gelen soru:
  • 1:30 - 1:34
    "Nasıl okyanusları aşan
    bir denizci oldun?"
  • 1:34 - 1:36
    Gerçekten iyi bir soru.
  • 1:36 - 1:39
    Hep şunu söylemek istedim:
  • 1:39 - 1:41
    "Bir düşüm vardı, hayale dönüştü,
  • 1:41 - 1:43
    sonra da takıntıya dönüştü."
  • 1:43 - 1:45
    Ancak hayat böyle değil.
  • 1:45 - 1:49
    İnsanların benim hakkımda
    öğrenmelerinden endişelendiğim,
  • 1:49 - 1:52
    hayatımın A noktasından B'ye gitmediği.
  • 1:52 - 1:55
    Çünkü kaç insan hayatının
    A'dan B'ye gittiğini söyleyebilir,
  • 1:55 - 1:58
    "Bunu yapacağım." diye düşünüp yaparlar?
  • 1:59 - 2:01
    Yani gerçeği söylüyorum.
  • 2:01 - 2:04
    15 yaşında okuldan atıldım
  • 2:04 - 2:08
    ve çilekeş müdürüm çilekeş anneme
  • 2:08 - 2:11
    özetle eğer Tracy okul koridorlarına
    bir daha adımını atarsa
  • 2:11 - 2:15
    polisi arayacaklarına dair
  • 2:15 - 2:16
    çilekeş bir not gönderdi.
  • 2:16 - 2:19
    Annem beni alıp
  • 2:19 - 2:23
    "Tatlım, eğitim herkese
    göre değildir" dedi.
  • 2:23 - 2:27
    Sonra da bana hiç kimsenin
    vermemiş olduğu en iyi tavsiyeyi verdi.
  • 2:27 - 2:31
    "Her birimizin iyi olduğu bir şey var,
  • 2:31 - 2:33
    sadece gidip onun ne olduğunu
    bulmak gerek" dedi.
  • 2:33 - 2:37
    16 yaşında Yunanistan'a
    gitmeme izin verdi.
  • 2:38 - 2:41
    Teknelerde çalışmaya başladım,
    fena değildi.
  • 2:41 - 2:44
    17 yaşında ne yapmak
    istediğimi pek bilmiyordum,
  • 2:44 - 2:46
    akışına bırakmıştım.
  • 2:46 - 2:49
    İkinci kez atlantik ötesine açıldığımda
  • 2:49 - 2:51
    kaptanım "Rotayı bulabilir misin?" dedi.
  • 2:51 - 2:53
    Ben de "Tabii ki rota bulamam,
  • 2:53 - 2:55
    bölme işlemine geçmeden
    okuldan atıldım" dedim.
  • 2:55 - 2:58
    "Rota bulmayı öğrenmen gerektiğini
    düşünmüyor musun?
  • 2:58 - 3:00
    Ya bana bir şey olsa?
  • 3:00 - 3:02
    Hayatına seyirci kalma,
  • 3:02 - 3:03
    ne yaptığına bakmayı bırak
  • 3:03 - 3:05
    ve bir parçası ol." dedi.
  • 3:06 - 3:09
    O gün benim için tüm
    hayatımın başladığı gündür.
  • 3:09 - 3:11
    Rota bulmayı iki günde öğrendim
  • 3:11 - 3:13
    ve bunu sayılardan nefret eden,
  • 3:13 - 3:16
    onları hiyeroglif olarak gören
    biri olarak yaptım.
  • 3:16 - 3:20
    Bana hiç hayal edemeyeceğim yollar
    ve fırsatlar sağladı.
  • 3:20 - 3:24
    Hatta Whitbread Round the World Race'de
    bir tekne bulmayı bile başardım.
  • 3:24 - 3:27
    17 Güney Afrikalı ve ben vardım.
  • 3:27 - 3:29
    21 yaşındaydım
  • 3:29 - 3:31
    ve hayatımın en uzun dokuz ayıydı.
  • 3:31 - 3:33
    Aşçı olarak katıldım,
  • 3:33 - 3:34
    sonuna kadar dayanmayı başardım
  • 3:35 - 3:36
    ve yarışın sonuna geldiğimde
  • 3:36 - 3:40
    yarışta 230 mürettebat
    olduğunu fark ettim.
  • 3:40 - 3:41
    Üç kadın vardı
  • 3:41 - 3:42
    ve ben de onlardan biriydim.
  • 3:42 - 3:44
    Kötü bir aşçıyım.
  • 3:44 - 3:46
    İyi bir rotacıyım.
  • 3:47 - 3:51
    Sanırım hayatımdaki en bilge
    ikinci düşünce şuydu:
  • 3:51 - 3:57
    "Hiçbir adam teknesinde rotacı
    olmama izin vermeyecek, asla."
  • 3:57 - 3:59
    Günümüzde de durum hâlâ böyle.
  • 3:59 - 4:01
    Whitbread'in 35. yılında,
  • 4:01 - 4:05
    tamamı kadınlardan oluşan bir sefere
    katılmamış sadece iki kadın rotacı vardı
  • 4:05 - 4:07
    ve Maiden böyle ortaya çıktı.
  • 4:07 - 4:10
    "Uğruna savaşacak bir şeyim var."
    diye düşündüğüm an o andı.
  • 4:10 - 4:14
    Bu mücadeleye girmek
    istediğimden haberim bile yoktu
  • 4:14 - 4:18
    ve çok kolay gördüğüm bir şeydi.
  • 4:19 - 4:23
    Kendimde, varlığından haberim
    olmayan şeyler keşfettim.
  • 4:24 - 4:26
    Mücadeleci bir ruhum olduğunu keşfettim,
  • 4:26 - 4:28
    şimdiye kadar hiç bilmediğim
  • 4:28 - 4:30
    rekabetçi yönümü keşfettim
  • 4:30 - 4:33
    ve ikinci tutkumu keşfettim,
  • 4:33 - 4:36
    o da eşitlik.
  • 4:36 - 4:38
    Bunun durmasına izin veremezdim.
  • 4:38 - 4:42
    Bu artık sadece benim
    bir teknede rotacı olmak için
  • 4:42 - 4:44
    kendi mürettebatımı toplamak,
  • 4:44 - 4:45
    kendi takımımı kurmak,
  • 4:45 - 4:47
    kendi paramı kazanmak,
  • 4:47 - 4:49
    kendi teknemi bulmak
    istememle alakalı değildi.
  • 4:49 - 4:51
    Bu her yerdeki kadınlarla ilgiliydi.
  • 4:51 - 4:53
    Muhtemelen hayatımın kalanını
  • 4:53 - 4:57
    bunu yaparak geçireceğimi o zaman anladım.
  • 4:57 - 4:59
    1989 Whitbread Round the World Race'e
  • 4:59 - 5:01
    katılabilmek için para bulmamız
    çok uzun zaman aldı.
  • 5:01 - 5:04
    Yarış için hazırlanmış
    yepyeni parlak tekneleriyle,
  • 5:04 - 5:07
    büyük, milyonlarca liralık,
  • 5:07 - 5:11
    tamamı erkeklerden oluşan
    projeleri etrafımızda görünce
  • 5:11 - 5:14
    bunlardan biri olamayacağımızı fark ettik.
  • 5:14 - 5:16
    Bunu zamanla elde edecektik.
  • 5:16 - 5:19
    Hiç kimsenin bize o kadar parayı
    verecek kadar inancı yoktu.
  • 5:19 - 5:22
    Böylece evimi ipotek ettirdim
  • 5:22 - 5:24
    ve köklü bir enkaz bulduk.
  • 5:24 - 5:25
    Güney Afrika'da bulduğumuz
  • 5:25 - 5:27
    çoktan dünyayı iki kez dolaşmış
  • 5:27 - 5:29
    eski bir Whitbread teknesiydi.
  • 5:29 - 5:31
    Bir şekilde birini, onu gemiye koymaya
  • 5:31 - 5:34
    ve bizim için Birleşik Krallık'a
    getirmeye ikna ettik.
  • 5:34 - 5:37
    Teknenin durumunu görünce
    kızlar dehşete kapılmıştı.
  • 5:38 - 5:39
    Tersanede bir yerimiz vardı.
  • 5:39 - 5:43
    Onu alabanda kaldırdık
    ve yeniden tasarladık,
  • 5:43 - 5:44
    parçalara ayırdık,
  • 5:44 - 5:46
    tüm işi kendimiz yaptık.
  • 5:47 - 5:50
    Gemi tersanesinde kadın
    ilk kez görülüyordu,
  • 5:50 - 5:51
    bundan dolayı oldukça ilginçti.
  • 5:51 - 5:53
    Her sabah oraya girdiğimizde
  • 5:53 - 5:55
    herkes bakakalırdı.
  • 5:55 - 5:59
    Ancak avantajları da vardı
    çünkü herkes çok yardımseverdi.
  • 5:59 - 6:01
    Böylesi bir yeniliktik.
  • 6:01 - 6:04
    Bize jeneratör verdiler,
    motor verdiler, bilirsiniz:
  • 6:04 - 6:06
    "Bu eski halatı ister misiniz?"
  • 6:06 - 6:07
    "Evet."
  • 6:07 - 6:08
    "Eski yelkenleri?"
  • 6:08 - 6:09
    "Evet, onları da alalım."
  • 6:09 - 6:11
    Yani gerçekten de zamanla tamamladık.
  • 6:12 - 6:16
    Düşünüyorum da aslında
    sahip olduğumuz en büyük avantaj,
  • 6:16 - 6:18
    tamamı kadın bir mürettebatın
  • 6:18 - 6:22
    dünyaya nasıl yelken açacağına dair
    bir ön yargılı fikir olmamasıydı.
  • 6:22 - 6:24
    Ne yaparsak uygundu.
  • 6:24 - 6:28
    Bu ayrıca insanları da çekti.
  • 6:28 - 6:29
    Sadece kadınları değil,
  • 6:29 - 6:32
    cinsiyetinden, ırkından,
    renginden ya da sebebi her neyse
  • 6:32 - 6:35
    "Bunu yapamazsın çünkü
    yeterince iyi değilsin." denilen
  • 6:35 - 6:38
    erkekleri veya herhangi birilerini de.
  • 6:38 - 6:40
    Maiden bir tutku haline geldi.
  • 6:41 - 6:43
    Para bulmak zordu,
  • 6:43 - 6:46
    bize sponsor olmayan
    yüzlerce şirket vardı.
  • 6:46 - 6:48
    Bize yapamayacağımızı söylediler,
  • 6:48 - 6:50
    öleceğimizi düşünüyorlardı...
  • 6:51 - 6:53
    Hatta adamlar bana gelip
    gerçekten şunları söylerdi:
  • 6:53 - 6:54
    "Öleceksiniz."
  • 6:54 - 6:58
    "Peki, tamam, bu beni ilgilendirir,
    seni değil." diye düşünürdüm.
  • 6:58 - 7:01
    Sonunda Ürdün Kralı Hüseyin,
    Maiden'a sponsor oldu
  • 7:01 - 7:03
    ve bu harika bir şeydi.
  • 7:03 - 7:06
    Zamanının çok ötesinde, bir eşitlikçiydi.
  • 7:06 - 7:09
    Barış ve eşitlik mesajımızla
    dünyada yelken açtık.
  • 7:09 - 7:12
    Yarışta böylesi bir mesaja
    sahip olan tek tekneydik.
  • 7:12 - 7:15
    Whitbread yarışının iki etabını kazandık,
  • 7:15 - 7:16
    en zorlu iki etabıydı
  • 7:16 - 7:18
    ve genel sonuçta ikinciydik.
  • 7:18 - 7:22
    Bu 1977'den beri bir İngiliz
    teknenin aldığı en iyi sonuç.
  • 7:22 - 7:24
    Birçok insanı sinirlendirdi.
  • 7:24 - 7:27
    O zaman neye sebep olduğunu
    fark etmedik.
  • 7:27 - 7:31
    Bitiş çizgisini geçtik,
    olağanüstü bitiş çizgisini.
  • 7:31 - 7:33
    600 tekne bizimle birlikte
    Solent'i geçiyordu,
  • 7:33 - 7:40
    biz yaklaşırken Ocean Village'deki 50.000
    insan "Maiden, Maiden" diye bağırıyordu.
  • 7:40 - 7:43
    İstediğimiz şeyi yaptığımızı biliyorduk
  • 7:43 - 7:46
    ve iyi bir şey başaracağımızı umuyorduk
  • 7:46 - 7:51
    ama o zaman kaç tane kadının
    hayatının değiştiğini bilmiyorduk.
  • 7:52 - 7:54
    Güney Okyanusu
    benim en sevdiğim okyanus.
  • 7:54 - 7:56
    Her okyanusun bir karakteri vardır.
  • 7:56 - 7:58
    Kuzey Atlantik uzun uzadıya bir okyanus.
  • 7:58 - 8:02
    Şen, kafasına göre, vira salpa,
  • 8:03 - 8:04
    eğlenmene bak tarzında bir okyanus.
  • 8:04 - 8:08
    Güney Okyanusu ise
    ölümüne ciddi bir okyanus.
  • 8:08 - 8:12
    Güney Okyanusu'na geçtiğin anda bilirsin,
  • 8:12 - 8:14
    enlemi ve boylamı,
  • 8:14 - 8:15
    oraya geldiğinde bilirsin ki
  • 8:16 - 8:17
    dalgalar birikiyordur,
  • 8:17 - 8:20
    üzerilerinde büyük beyaz
    köpükleri olan dalgalar.
  • 8:20 - 8:21
    Ortam çok grileşir,
  • 8:21 - 8:23
    duyusal yoksunluk yaşamaya başlarsın.
  • 8:24 - 8:28
    Etrafındaki bu devasa ıssızlıkta
  • 8:28 - 8:32
    kim olduğuna ve ne olduğuna
    çok odaklanırsın.
  • 8:32 - 8:33
    Bomboş.
  • 8:33 - 8:37
    Çok büyük ve çok boş.
  • 8:37 - 8:40
    Albatrosların tekne etrafında
    uçuştuğunu görebilirsin.
  • 8:40 - 8:43
    Onların bölgesinden geçmek
    yaklaşık dört gün sürer,
  • 8:43 - 8:46
    yani dört gün boyunca
    aynı albatros manzarası.
  • 8:46 - 8:47
    Bizi oldukça tuhaf buluyorlar.
  • 8:47 - 8:53
    Ana yelkenden gelen rüzgarda sörf yaparlar
  • 8:53 - 8:56
    ve teknenin arkasında takılırlar.
  • 8:56 - 8:58
    Arkanda bir varlık hissedersin
  • 8:58 - 8:59
    ve arkanı döndüğünde
  • 8:59 - 9:01
    sana bakan bir albatros vardır.
  • 9:01 - 9:03
    Maiden'ı yarışın sonunda sattık,
  • 9:03 - 9:04
    hâlâ paramız yoktu.
  • 9:04 - 9:06
    Beş sene önce onu bulduk,
  • 9:06 - 9:09
    aynı zamanda bir film yönetmeni
  • 9:09 - 9:12
    Maiden hakkında bir belgesel
    çekmeye karar verdi.
  • 9:12 - 9:13
    Maiden'ı bulduk,
  • 9:13 - 9:14
    hayatıma tekrar girdi
  • 9:14 - 9:17
    ve aslında, yıllar sonra
  • 9:17 - 9:19
    unuttuğum birçok şeyi hatırlattı:
  • 9:19 - 9:22
    Kalbimi ve içgüdülerimi dinlemeyi,
  • 9:22 - 9:24
    gerçekten evrenin bir parçası olmayı.
  • 9:24 - 9:28
    Hayatta önemli gördüğüm her şeyi
  • 9:28 - 9:30
    Maiden bana geri verdi.
  • 9:30 - 9:32
    Yine, onu kurtardık.
  • 9:32 - 9:33
    Bir kitle fonu oluşturduk,
  • 9:33 - 9:35
    onu Seychelles'ten kurtardık.
  • 9:35 - 9:38
    Kral Hüseyin'in kızı Prenses Haya
  • 9:38 - 9:41
    Birleşik Krallık'a geri gönderilmesini
    ve sonra da restorasyonunu finanse etti.
  • 9:41 - 9:43
    Asıl mürettebat tamamen dahildi.
  • 9:43 - 9:45
    Asıl ekibi tekrar toparladık.
  • 9:46 - 9:48
    Sonra Maiden ile
    ne yapacağımıza karar verdik.
  • 9:48 - 9:51
    Bu benim için geriye dönüp
  • 9:51 - 9:54
    yaptığım her şeye baktığım
    hayatımın anıydı:
  • 9:54 - 9:57
    Her proje, her his,
  • 9:57 - 10:00
    her tutku, her savaş, her kavga.
  • 10:00 - 10:02
    Gelecek nesil için Maiden'ın bu mücadeleye
  • 10:02 - 10:04
    devam etmesini istediğime karar verdim.
  • 10:04 - 10:08
    Maiden, beş yıllık bir dünya turunda
    dünya çapında yelken açıyor.
  • 10:08 - 10:12
    Dünyanın dört bir yanındaki binlerce
    kız çocuğu ile iletişime geçiyoruz.
  • 10:12 - 10:16
    Kızları eğitime yönlendiren
    toplum programlarını destekliyoruz.
  • 10:16 - 10:19
    Eğitim sadece bir sınıfta
    oturmaktan ibaret değildir.
  • 10:19 - 10:23
    Bence bu, kız çocuklarına belirli bir
    bakışa sahip olmalarının gerekmediğini,
  • 10:23 - 10:26
    belli bir şekilde hissetmek
    zorunda olmadıklarını,
  • 10:26 - 10:29
    belirli bir şekilde davranmak zorunda
    olmadıklarını öğretmekle ilgili.
  • 10:29 - 10:30
    Başarılı olabilirsin,
  • 10:30 - 10:32
    hayallerinin peşinden gidebilirsin
  • 10:32 - 10:33
    ve onlar için mücadele verebilirsin.
  • 10:33 - 10:35
    Hayat A'dan B'ye ilerlemez.
  • 10:35 - 10:36
    Karmakarışıktır.
  • 10:36 - 10:39
    Hayatım başından sonuna
    kadar karmakarışık
  • 10:39 - 10:41
    ama bir şekilde şu an
    gittiğim yöne ulaştım.
  • 10:41 - 10:45
    Biz ve Maiden için
    gelecek harika gözüküyor.
  • 10:45 - 10:47
    Benim için bu
  • 10:47 - 10:49
    çemberi kapatmakla ilgili.
  • 10:49 - 10:52
    Çemberi Maiden ile kapatmakla
  • 10:52 - 10:55
    ve onu, kız çocuklarına şunu
    söylemek için kullanmakla ilgili:
  • 10:55 - 10:57
    Sadece bir insan bile size inanıyorsa
  • 10:57 - 10:58
    her şeyi yapabilirsiniz.
Title:
Hayatınıza seyirci kalmayın
Speaker:
Tracy Edwards
Description:

"Hayat A'dan B'ye gitmez, karmakarışıktır." diyor yelkencilik efsanesi Tracy Edwards. Bu ilham verici konuşmada: uyumsuz bir gençten, denizlerin en zorlu yarışında ilk defa tamamı kadın mürettebattan oluşan bir teknenin kaptanına nasıl dönüştüğünü ve şimdi dünyanın dört bir yanındaki gençlerin hayallerine ulaşmasına nasıl yardımcı olduğunu anlatıyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
11:14

Turkish subtitles

Revisions